Hakkımda

PAZARLAMA ve MARKALAŞMA BLOGUNA HOŞGELDİNİZ

 

Markanızı büyütme, işinizi yönetme ile ilgili iş hayatında kullanabileceğiniz birçok bilgiyi bu blogtan edinebilirsiniz.

Merhaba

İsmim Semih Arslan. Çanakkaleliyim. 1982 doğumluyum.

2008’den beri pazarlama departmanında çalışıyorum.

İş hayatına girdiğimde yapmak istediğim birçok şey vardı. Zihnimi zenginleştirecek Türkçe bilgiye ihtiyacım vardı. Türkçe kaynak aradım. Bulamadım.

Ben de mesleğimle ilgili gece gündüz araştırma yaptım. Bir yandan çalıştım, ilginç tecrübeler edindim, bir yandan araştırdım ve anlatacaklarım birikti. Türkçe kaynak ihtiyacı olan her pazarlamacıyla araştırmalarımı ve tecrübelerimi paylaşmak istiyorum.

Burası nasıl bir blog?

Kolay okunur, ilginç, araştırmalara dayalı ve vurucu bilgiler içeren Türkçe pazarlama ve markalaşma stratejileri kurabilmeniz için bilgi kaynağı

Blogtan kimler faydalanabilir?

Pazarlama, strateji, plan hakkında bilgiye ihtiyacın var ama yeterli Türkçe kaynak bulamadıysan burası senin yerin. Yabancı kaynaklardan sıkı bir tarama yaparak ulaşılabilecek bilgilere burada Türkçe olarak kolayca erişeceksin. Bu blogtaki postlar pazarlamacı ve yöneticilerin çok işine yarayacak.

Özgeçmişim

İş hayatında yaptıklarımı ara ara güncellediğim linkedindeki özgeçmişimden görebilirsiniz.

İş hayatımda ben;

  1. İlk işime 2008’de orta boy bir firmada pazarlama departmanında başladım. Bu süre içinde;
  2. Toplam 16 şehirde 400e yakın kurumsal müşteri ve 200e yakın satış noktası ziyaretinde bulundum.
  3. 84 ülkede satılan 1 ürünü en çok bizim ülkemizde satılır hale getirdim
  4. Yeni dağıtım kanalı açtım, yeni başarılı segmentlere ulaştım
  5. 8 röportaj verdim, bunların biri yurt dışı, ikisi televizyon, (biri canlı yayın) , 5i sektörel dergi.
  6. Çalıştığım markanın büyüme başarısı sayesinde şirkete 3 kez gümüş 1 kez altın madalya getirdim.
  7. 2008’den beri Japon iş ortaklarıyla çalışıyorum, Japon kültürünü iyice tanıdım.
  8. İş için hem yurt içinde çalışıp hem de yurt dışına çıktım.
  9. Mesaili işimin dışında matematik dersi, ingilizce dersi, tercümanlık, danışmanlık, ahşap, maket gibi el işleri satışı, esnaf babamın yanında terzi ve perakendeci, otelde garson, cafede garson, fotoğrafçıda photoşhopçu ve çiftçilik gibi işlerde öğrenciyken çalışıp harçlığımı çıkardım. Kendi başına ayakta durmak için çalışmanın önemli olduğunu iyice anladım.
  10. Hatta ticarete ilgim hep vardı. Küçükken kağıttan paralar yapıp bakkalcılık oynardım. Oyuncaklarımı gerçek para verene satardım 🙂
  11. Esnaf çocuğu olmanın bana bir çok faydası oldu. Erken yaşta ticaret, pazarlık, evrak işleri, esnaf jargonu, erken pişme, zanaat öğrenme, kolay kolay kazık yememe, yaz tatillerinde bile çalışma, kendi paranı kazanmanın ne olduğunu anlamamı sağladı. Ayrıca dalgalı bir gelirin insan psikolojisini de etkilediğini gördüm. Sabit gelir psikoloji açısından daha sağlıklı.

Hakkımdaki diğer sosyal şeyler 🙂

Eğitim

  1. Marmara Üniversitesi İngilizce işletme mezunuyum.
  2. YeditepeÜniversitesinde MBA yaptım.
  3. Yeditepe’de Yaptığım 2 yıllık master, Marmara’da yaptığım 4 yıllık lisanstan daha verimli ve öğretici geçti, hem de hemen hemen aynı hocalarla!
  4. Uzaktan eğitimle Harvard’tan teknoloji girişimciliği sertifikamı aldım.
  5. Lisede herkes matematikte zorlanırken ben kalem kullanmadan çözerdim. Lisede lakabım tümay’dı
  6. Çok iyi bir öğretici olduğumu söylerler. 5 yıl boyunca özel ders verdim 🙂
  7. 19 yıllık eğitim hayatımın 8 yılı erkek öğrenci yurdu, 2 yılı karma yurtta geçti.
  8. Anadolu Lisesi’ni yatılı okuduğum için yurtta kalmanın kişiliğime faydaları oldu.
  • Hayatımı küçültüp bir valize sığdırma,
  • bütçemi yapıp sadık kalabilme,
  • erken yaşta sosyalleşme,
  • kendi başına öğrenme becerini geliştirme,
  • her insana güvenmeyip güvendiklerine sıkı sıkı sarılma
  • planlı yaşayabilme
  • aileden bağımsız yaşam sürebilme
  • her ortamda uyuyabilme gibi özellikler kazandırdı.

Ruh halim, yaşam şeklim

  1. Çanakkaleliyim ve Ege aşığıyım
  2. Oldukça sakin bir ailem var.
  3. Ben de sakinim, kamp yapmayı severim. Yanan ateşi izlemeye bayılırım.
  4. Çocukken küçük bir ilçede yetiştiğim için bu sakinlik içime işledi.
  5. Herkes sıcak havayı sever ben soğuğu severim. Beni canlı tutuyor.
  6. Öfkelenme becerim yok, sesimi yüksek çıkaramıyorum, bağıramıyorum, hiç de ihtiyacım olmadı.
  7. Ruhsal konulara ilgim var. Yıllardır psikoloji, spiritüelizm, aile dizimi, ruhsal bağlantılar, bioenerji, mistik tarihle yakınen ilgileniyorum.
  8. Nedense aktif ve atak insanlardan ziyade sonunda zeki ve mütevazi insanların daha başarılı olacağına inanırım.
  9. Bir işe başlamadan önce ciddi bir araştırma yapma eğilimim var, deli cesaretiyle gözümü karartıp eksik bilgiyle yola çıkmayı asla onaylamıyorum. Kriz anları hariç.

Spor & hobi

  1. Spor yapmaya bayılırım. Her türlü sporu yaparım, kayak hariç, çok düşüyorum çünkü.
  2. 1 yıl yüzme, 10 yıl futbol, 6 yıl masa tenisi, 4 yıl satranç, 1 yıl basketbol, 10 yıl bisiklet, 3 yıl fitness ile uğraştım.
  3. Trekking, kano, rafting, paraşüt, atv, kayak, deniz bisikleti gibi alanlarda eğlence amaçlı uğraştım.
  4. Hobikolik biriyim. Ahşap işleri, boyama, maket, ebru boyama, ev içi dekorasyonu, yemek, seyahat planlaması, video montaj, fotoğrafçılık, photoshop gibi alanlara ilgim var.
  5. Küçüklükten beri ev maketi yapmayı severim. En son yaptığım bahçeli ve çardaklıydı.
  6. Araba kullanmayı torosta öğrendiğim için şimdi panelvan, traktör, jeep, pickup, mobilet, bisiklet, deniz bisikleti, kano, atv gibi birçok aracı kullanabiliyorum.
  7. Birçok insan yatarak araba kullanabileceği yassı arabaları sever ben çakmaktaşlar gibi ayakta gittiğim büyük araçları.
  8. Hayatım boyunca bir enstruman çalmak istedim, blokflütle süper baba çalmaktan öte gidemedim.
  9. Üflemeli çalgılar çalınca içimden stres akarak gidiyor gibi gelir.Terapi olduğunu düşünüyorum.
  10. Fast food çok severim, ama ev yemeklerine bayılırım. Boğa burcuyum, iştahlıyım. Hepsini yerim.
  11. 80’e yakın çeşit yemek yaptım. Bazı kızlardan bile iyi yemek yaparım. Anne olmuş kızlar hariç! Çünkü anne olunca kızlara “Annelik güncellemesi” geliyor ve birden usta aşçıya dönüyorlar. Önemli bir update!
  12. Birçok kişi tatlı sever ben tuzlucuyumdur. Tatlılar daha çok karnımı acıktırıyor. Sonra daha fazla tuzlu yemek istiyorum.
  13. Pahalı lezzetleri seviyorum ama lüx lokantalardaki kocaman tabağın ortasındaki minicik yemekteki sanatı anlayamıyorum.

İngilizce

  1. İngilizce, öğrendiğim en önemli şeylerden biriydi. Yabancı bir oda arkadaşı, hafıza teknikleri ve filmlerden öğrendim. Çok fazla kelime bildiğim için üniversitede lakabım Redhouse’tu.
  2. İngilizce kitaplar okuyup videoları altyazısız izliyorum.
  3. Mektup arkadaşı, erasmus, international week, iş dünyası sayesinde 33 ülkeden insanla iletişime girdim.
  4. Öğrendiğim ingilizce sayesinde şimdiye kadar noter tasdikli tercüme ofisine kayıtlı tercümanlık yaptım, askeri tercümanlık yaptım, bloguma 5.000 sayfanın üzerinde çeviri yaptım, ayaklı tercümanlık yaptım, marmaray projesine çeviri yaptım.

Gezme tozma

  1. Gezmeyi çok severim. Kuzey kutbundaki tüm kıtalara ayak bastım. Asyada, ortadoğuda, balkanlarda, avrupada, her birinde en az bir-iki ülkede bulundum. 3 kıtada 13 ülke 26 şehir gördüm. Yurt içinde de 20 ye yakın şehir gördüm.
  2. Büyük okyanus, atlas okyanusu, karayipler, ege denizi, marmara, akdenizde yani 6 ayrı denizde suya girdim. (Büyük okyanus biraz soğuktu, sadece ayağımı sokmuş olabilirim:) )
  3. Mimariye ilgim olduğu için en sevdiğim muhit Beverly Hills oldu, evler harika!
  4. 12 yıl Çanakkale’nin bir ilçesinde dedemlerin köyüne sık sık giderek büyüdüm. Çiftçilik yaptım. 9 yıl Çanakkale il merkezinde, 20 yıl İstanbul’da yaşadım. Yani köyde çiftçilik yapmak ile California’da özel şoförlü limuzinde şampanya patlatmak arasındaki köy, ilçe, şehir, büyük şehir ve çeşitli ülkelerdeki hayatları gördüm.
  5. 12 yaşında hazırlık okurken gösterdikleri ingiliz kitaplarından bir ingiltere hayranlığı doğdu. İlk fırsatı bulunca gittim gördüm, yine olsa yine giderim 🙂
  6. İspanyolcaya ve ispanyol kültürüne merakım var. Sebebini bilmiyorum. Bir önceki hayatımda Kübalı olduğumu bile düşünüyorum. Defalarca rüyama girdi. Küba’ya gittiğimde kendimi evde hissettim.

Buraya kadar sabrettiğin için teşekkür ederim 🙂

Güncel yazıları almak için bloguma hemen abone ol!