İyi Bir Giriş Bölümü Yazmanız İçin Gerekli 10+ Teknik [20+ Örnek İçerir]10 min read

İnsanların blog yazılarına tıkladıktan sonra devamını okuyup okumayacağına karar verme süresi 8giriş bölümü saniyeye kadar düştü.

(Kaynak: Time dergisi)

Giriş bölümünün ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor.

Sadece 8 saniye. Eyvah!

Bunun meali şu;

İlk 8 saniyede okuyucuyu yazıya çekmelisiniz.

İlgisini çekmezse 9. saniye bırakıp gidiyor.

Saatlerce araştırıp veya yılların birikimiyle hazırladığınız yazıya insanların 8 saniyede burun kıvırması ne kadar kötü değil mi?

Blog postunu hazırlarken harcadığımız zaman her geçen yıl artıyor. Her yıl daha fazla emek harcıyoruz.

Emeğimize değsin istiyoruz.

İnsanlar blog yazınızı iyice okusun, demek istediğinizi anlasın, beğensin, yorum yazsın, çevresine yaysın istiyorsunuz. 100’lerce ve 1.000’lerce kişi okusun, çok sevsin istiyorsunuz, değil mi?

Yapabilirsiniz.

Okuyucuyu yazıyı okutabilirsiniz.

Kilit “giriş bölümünde”.

Giriş bölümü o ilk 8 saniyede bir kanca atabilirse okuyucu okumaya devam ediyor.

Giriş bölümünde iyi bir kanca olur ve okuyucuyu yazının içine sürüklerseniz yazınızı okutabilirsiniz.

Peki nasıl?

Okuyucuyu içine çeken giriş bölümünü nasıl hazırlarsınız? Kolay mı?

Evet, kolay.

Giriş bölümü hazırlamak geliştirilebilir bir beceridir. Ama yoğunlaşmanıza ve pratik yapmanıza gerek vardır.

Giriş bölümü nedir?

Giriş bölümü blog yazınızın ilk 100-120 kelimesidir.

Makalenize iyi bir giriş bölümü hazırlamanız makalenizin başarısı için çok kritiktir. Çünkü iyi bir giriş bölümü ile yazınızın okunması ya da okunmaması için dönüm noktasıdır.

Birçok insan giriş bölümüne göre makaleyi okuyup okumayacağına karar verir. Makalenin giriş bölümü sıkıcıysa “makalenin kendisi de sıkıcıdır” deyip sayfa terk eder.

Birçoğu insan makaleye gelip aşağı doğru inmiyor bile. Bazıları sadece fotolara bakıyor. Birçoğu da bir yarısını okuyup diğer yarısını okumuyor.

Giriş bölümü yazının kalitesine ikna etmek için çok önemli bir araç.

Yıllarca yüzlerce makale yazdım. En zor bölümünün giriş bölümü olduğunu bilirim. Eğer giriş bölümünü yazarsanız gerisi çorap söküğü gibi gelir.

Zaman içinde iyi giriş yazmayı birçok yabancı kaynaktan öğrenerek geliştirdim ve bir dolu şey öğrendim. Bu yazıda size örneklerle beraber iyi giriş yazma hakkında bildiklerimi anlatacağım.

İyi bir giriş bölümü yazmanız için gerekli teknikler

 

  1. Bir çözüm sözü verin.

 

Tüm iyi blog postları bir probleme çözüm getirirler. Örneğin bu blog postunu daha iyi giriş bölümü yazma sorunu yaşayan insanlar için hazırladım.

Fakat bu yeterli değil.

Ayrıca çözümüme söz de vermeliyim.

 

Tekrar hatırlayın, online okuyucuların çözümü sizin uzun yazınızda bulabilecek mi diye tüm blog postunu okumak için zamanları yok. Çözüm sözünü önceden görmek istiyorlar.

 

Bu postta olduğu gibi soruna çözüm önerisini giriş bölümünde yazarak başlayabilirsiniz veya doğrudan ve kısa da yazabilirsiniz.

Örnek;

 “Blog postlarının giriş bölümünü güçlendirerek daha fazla okuyucuyu çekmek mi istiyorsunuz? İşte size iyi bir giriş bölümüyle nasıl okuyucu çekeceğinizle ilgili 15 ipucu”

 

2. Az bilinen veya çarpıcı bir istatistikle başlayın.

 

Şok edici, sürprizli, alışılmadık, muhalif bir giriş bölümü yazın. İnsanlar istatistikleri severler, özellikle kanıtlayabiliyorsanız daha çok bayılırlar. İnsanlar her gün birçok makale ile karşılaşıyorlar ki birçoğu pratik değil ve kullanışsız bilgiler içeriyor. O yüzden insanlar giriş bölümünde kanıtlanabilir bilgi bulduklarında makalenin içine doğru ilerlerler.

Örnek;

  • Amerikan yetişkinlerinin 33,8%’i obez olarak yaşıyorlar. 2015 yılında bu oran yıl içinde 20% arttı.

Yukarıdaki örneğe bakarak yetişkinlerdeki obezite oranının yüksek olduğunu ve giderek arttığını görüyorsunuz ve bunun sebebini merak ediyorsunuz. İnsanlar istatistiklere dayanamaz.

 

3. Duygusal bir soru sorarak başlayın.

 

Giriş bölümünde konunun doğrudan kalbine gidin – okuyucularınız hangisinden etkileniyorsa acı, üzüntü, kalp ağrısı vb. Ve onlara sizin de orada bulunduğunuzu giriş bölümünde anlatın.

Örnek;

  • İçten içe yazılarınızın eski tarz düz yazılar olduğunu mu düşünüyorsunuz?

Bazen okuduğunuz online makalelerden çok daha iyi yazdığınızı düşünüyorsunuz. Bazen de düz, sıkıcı, gereksiz olduğunu düşünüyorsunuz. Kimse sizi övmüyor, kimse iyi yazdığınızı söylemiyor, kimse size ödeme yapmıyor.

Belki de bu işi bırakmalısınız. Birçok yazar böyle hissetmiştir. Hatta en iyi yazarlar bile. Ben de hissettim, emin olun. Fakat yazmayı bırakmadım. Onun yerine şunu denedim. …” vb

 

  1. Eğlenceli veya sürprizli bir kişisel hikaye veya anekdot ile başlayın.

Giriş bölümünde hayatınızdan bir kesit paylaşmak her zaman okuyucuları çeker. Ve aynı zamanda soyut bir gerçeklikle somut bir şeyi karşılaştırmak – duygusal acı ve fiziksel acı gibi – okuyucuların konunuza dâhil olmasını, kendilerinden bir şeyler bulmasını kolaylaştırır.

Örnek 1;

  • Bisiklet sürmesini asla unutmazsınız değil mi? Hayır. Bir bisiklet satın aldıktan bir ay sonra direksiyonun üzerinden uçtum, hem de bir değil iki defa. Ve dizlerimin acısının geçmesi 1 yılı buldu.

Yazar tıkanması da az önceki hikâye gibi fiziksel değil ama duygusal açıdan kötüdür. Yaralanan diz veya yırtık bağlar gibi olmasa da tavırlarımız ve yaklaşımımız acının ne kadar kötü olabileceğini ve nasıl iyileşeceğimizi belirler.

İşte burada 10 başarılı yazarın yazar tıkanmasıyla nasıl mücadele ettiğinin tüyolarını göreceksiniz. Sizin için iyileştirici bir ilaçları yok. Fakat tıkanıklığa farklı bakmanızı sağlayacaklar.

Örnek 2;

  • 27 temmuz gecesiydi. Rüzgar çatıyı çıtırdatıyordu. İnanılmaz bir havaydı. Yazı yazmaya çalışıyordum. Sesler dikkat dağıtıcıydı. Dikkatim dağılmasın diye birçok yöntem denedim, keşfettim.

5. Konuyla ilgili bir alıntıyla başlayın.

Makaleye başlamadan önce giriş bölümünde yana yatık bir yazıyla –çoğunlukla bir resimle- bir alıntı paylaşabilirsiniz. Alıntılar makaleye ayrı bir hava katar. Tavsiyem çok kullanılanları kullanmayın, bir süre sonra etkisini yitiriyor. Doğrudan bir başlangıcın parçası olmayabilir fakat iyi ve zarif bir açılıştır. Bizden önce yaşanmış ve çıkarılmış derslerden herkes etkilenir.

Örnek 1;

Mark Twain’in dediği gibi “İlerlemenin sırrı başlamaktır.”  Yazarlığa başlayanların da yapması gereken budur.

 

Örnek 2;

  • Hayalini kurduğunuz yazar haline nasıl geldiklerini merak edebilirsiniz. Sırları nelerdir? 19. Yüzyılda yaşamış meşhur yazarın şu sözünü hatırlayın; “İlerlemenin sırrı başlamaktır.”

Örnek 3;

  • Bir seferde 10.000 defa yumruk denemesi yapan adamdan korkmam, ama bir yumruğu 10.000 defa deneyenden korkarım– Bruce Lee

 

6. Okuyucu sorusuyla başlayın.

Okuyucuların sordukları sorular blog makale konusu olarak mükemmel bir kaynaktır ve giriş bölümünü yazmayı kolaylaştırırlar.

 

Örnek 1;

  • Geçen hafta bir okuyucu bana şu emaili yollamış ve emalini halka açık kullanmama izin vermiş.

“Ailem, özellikle annem, yazar olmamı istemiyor. Üniversite okuyorum. Mühendis olacağım. Bu benim hep hayalimdi ama küçüklükten beri yazıyorum. Yazarlık kursuna gittikten sonra şimdi anlıyorum ki yazarlık alanına geçmek istiyorum. Fakt annem çok korkuyor. Eğitimimi onlar ödedikleri için onların baskısını hissediyorum. Hem mühendis hem yazar nasıl olabilirim? Aileme ve kendime aynı anda nasıl saygılı olurum. Hiçbir öneriniz var mı?”

 

  1. Konuyla ilgili soruyla başlayın.

Birçok yazarın favori giriş bölümü bir soruyla başlayandır. Okuduğumuz yazıya cevabı düşünmek insan doğasındandır.

Eğer giriş bölümünde sorduğunuz soruya cevap niteliğinde bir makaleniz varsa okuyucular okumaya devam edecektir.

Blog yazınıza giriş bölümünde soruyla başlayarak insanların merakını cezb ederek okuyucunun yazıyı sonuna kadar okumasını sağlıyorsunuz. Bir soru tamamlanmamış bir dinamiktir.

Örnek 1;

  • Yazarların 80%’i makalelerinde giriş bölümünü kullanmakta başarısız oluyorlar. Giriş bölümünüzü iyi kullanmak okuyucuların makalenizi sonuna kadar okumasını 400% kadar arttırdığını biliyor muydunuz?

Örnek 2;

  • Bu size hiç oldu mu? Bir makaleyi yazmak için saatler harcadınız. En iyi fikirleri bulmak için beyin patlattınız. Yazınızı bitirip yayınladınız, fakat kimse okumadı.

8. Sonuçla başlayın.

 

Gazeteci gibi yazın. En önemli bilgileri en başta giriş bölümünde yazın. Ters piramit tekniğini kullanın. Çok da uzatmadan 3 paragrafta giriş bölümünü bitirin. Stradiji danışman ajans da pratik yazı hazırlama teknikleri yazısında giriş bölümünde anafikri vermeyi ve 3 paragrafta bitirmeyi öneriyor.

Sona sakladığınız sırları en başta giriş bölümünde söylemek belki ters gelebilir. Fakat blog okuyan insanlar çok hızlı hareket ediyor ve okuyacağı makalenin tamamının işine yarayıp yaramadığını en baştan bilmek istiyor. Makalenin ana fikrini en başta giriş bölümünde verin. Bu iki şey yapar.

1) okuyucuya yazının nereye gittiğini söyler.

2) Sizin o noktaya nasıl ulaştığınızı merak ettirir.

Örnek;

  • 8 haftalık bir fitness çalışması yaptım ve 12 kg vermeyi başardım. Bunu beklemiyordum. Hocamın söylediği taktikleri uyguladım. Vücudum hakkında çok ilginç bilgiler öğrendim. Size onları anlatacağım.

 

9. Okuyucunun acı noktasına dokunun.

 

Okuyucu kendi can sıkıntılarını yazınızda bulursa kendini evde hisseder. Ve blogunuz güzel ve arkadaşçıl bir buluşma noktası olur. Bunun bir yolu doğrudan okuyucuya giriş bölümünde dokunabilmek, hitap edebilmektir.

Örnek 1;

  • Yazı yazmada kendinizi güvensiz, endişeli ve şüpheli hissediyor musunuz?

 

Örnek 2;

 

  • Diğer insanlara göre daha fazla sıkıntılı durumla mı karşılaşıyorsunuz? Sanki çevrenizdeki diğer insanlar sizden daha kolay yaşıyorlar gibi mi geliyor? Kendinize üzülüyor ve “ne de sürekli benim başıma geliyor” mu diyorsunuz.

 

 10. Gizemli bir giriş yapın.

 

Giriş bölümünde gizem yaratıp ana bölümde gizemi aydınlatın. Bu stratejiyi kullanırsanız başlık, giriş bölümü ve gövde arasına bir köprü kuruyorsunuz demektir. Burada kilit nokta okuyucuların daha sonra bulacağı bilgiyi giriş bölümünde biraz çıtlatmaktır.

Örnek 1;

  • Bir psikiyatristim. Bu duvarlar arasında duyduğum hikâyelerden kitap olur. Fakat hikâyelerden biri var ki uykumu kaçırıyor. Bu hikâye beynimi uzun süre çok fena kilitledi. Bu yazdıklarım algılamakta zorluk çektiğim bölümü olacak.

11-İtirafta bulunarak başlayın.

Bir itiraf hemen bizi içine çeker. Bakalım ne itiraf edecek diye bekleriz. Aynı zamanda okuyucuyu sizin dünyanıza çekmeniz için akıllıca yoludur.

Örnek 1;

  • Bir itirafım var; Zamanında dibe batmış iş adamlarının hakkında okumaya bayılırım… (Derek Halpern)

Örnek 2

  • En kötü kâbusumu size söyleyeyim mi? (Jon Morrow)

Örnek 3

  • Şunu itiraf edeyim; bir inbound pazarlamacı olmadan önce, google spamlerden ayda $50,000 kazanıyordum. (Jeff Deutsch)

12-Okuyucunun aklındakini anlamaya çalışın.

Bu teknik biraz zorlayabilir. Fakat bir kanca olarak giriş bölümünde çok iyi iş yapar, fakat okuyucuların zihnine doğrudan girer.

Örnek 1;

  • Sinir bozucu değil mi? İçeriğinize durmadan çalışıyorsunuz ama kimse okumuyor (Imran Esmail)

Örnek 2;

  • İnsana haksızca geliyor değil mi? Birkaç ay önce daha ilk yazısını yazmış ve yüzlerce trafik ve paylaşım alıyor. (Will Hoekenga)

Örnek 3;

  • Hadi itiraf et. Bir e-kitap yazmayı sen de istedin hatta kapağını da kafanda tasarladın. (Ali Luke)

13. Kısa cümleler ile başlayın

Bir bloğa gittiniz ve kendinizi boğulmuş hissttiniz mi?

Giriş çok fazla metin ile dolu, kendinizi okula geri dönmüş hissediyorsunuz ve gözlerinizi yordu.

Büyük paragraflar yerine kısa, vurucu cümleler kullanın.

Hepimiz kısa süreli algıya sahibiz. Kısa cümleler kendimizi boğmadan hızlıca okumamızı sağlar.

Bu tür kısa cümleler gözü aşağı doğru da çeker.

Write to Done

  1. İtalik ve bold kullanın

Girişteki bazı cümlecikleri ve kelimeleri italik ya da bold yaparsanız okuyucunun dikkatini çekebilirsiniz. Yazıya görsel bir etki verirsiniz.

Robbie Richards

  1. Öne çıkan görseli giriş paragrafına koyup satır karakterlerini azaltın

Ustaların blog postlarının sağ üst köşede bir resimle başladığını farkettiniz mi?

Sebebini biliyor musunuz?

Girişte görseller çok etkilidir ve hemen dikkati çekerler.

Başka bir sebebi daha var. Satırdaki karakter sayısını azaltmak.

Sağ üst köşeye bir fotoğraf koymak satırları kısaltır. Cümleleri kısaltmak zorunda değilsiniz ama satırdaki karakterler aşağı iner.

Bir araştırmaya göre girişte kısa satırlar daha kolay algılanacığını, daha az karışık olduğunu, daha hızlı ve kolay okunacağının imajını verir.

Eğer girişte resme karşıysanız başka bir yol daha var. Font boyutunu büyütebilirsiniz.

Smashing Magazine gibi siteler bunu çok yapar.

*  Bonus

Bir hikaye ile başlayın

Başlık insanları yazıya tıklattırır. Giriş ise yazının okumaya devam etmesi için bir kanca sağlar.

Alex Turnbull ve Groove HQ ekibi en iyi girişi bulmak için araştırma yaptı. Hikaye anlatmanın 300% yani x3 kat daha fazla okuyucu çekmiş. Okuyucular yazının aşağısına kadar ulaşmışlar.

Blog postunuza bir kişisel hikaye ile giriş yapın. Kişisel bir anekdot veya şeffaf bir anınızı paylaşabilirsiniz.

 

 

Kitap önerisi:

Herkes Yazabilir / Ann handley

Herkes Yazabilir, herkese, ama özellikle pazarlama alanında çalışanlara yönelik. Kısmen bir yazı rehberi, kısmen etik yayıncılıkla ilgili bir elkitabı, kısmen de yazı kaslarınızı güçlendirmenize yarayacak bir eğitmen. İçerik kralsa, pazarlama iletişiminin kraliçesi de Ann Handley ve bu konuda şaşmaz bir formülü var: Kaliteli içerik: fayda x ilham x empati. Herkes Yazabilir’in izinden giderseniz hem sağlam bir içerik hem de pazarlama evrenini boğan gürültünün arasından seçilebilen unutulmaz bir ses yaratacaksınız. Eğlenmeye ve daha iyi yazmaya hazır mısınız? (Tanıtım Bülteninden)

www.dr.com.tr’den satın al

 

Sonuç olarak;

İyi bir giriş bölümü blog yazınızın okunup okunmamasında kritik rol oynar. Blog yazılarının neredeyse 60%’ı bir giriş bölümüne sahip değil.

Bunu bir fırsat olarak değerlendirin. Yani iyi bir giriş bölümü yazmayı geliştirirseniz öne çıkarsınız.

İyi bir giriş bölümü yazmayı öğrenmek de blog yazarları için geliştirilmesi gereken bir beceridir. Bu beceriyi geliştirmek zor değil.

Yazarak geliştirebilirsiniz. Fakat teknik de kullanmalısınız.

Yukarıdaki teknikleri size veya yazınıza uyanları uygulayın. Blog yazınızın trafiği değişecek göreceksiniz.

Şimdi sıra sizde;

Sizin de iyi bir giriş bölümü yazmak için kullandığınız sırlarınız nelerdir? Sizce iyi bir giriş bölümü yazmak için ne yapmalı?

Siz de yorumlar bölümüne dikkat edilecek bir tüyo ekleyin.

 

Tavsiye yazı: Blok içerik oluşturma makaleleri

Kaynak

 

Bu yazıyı çevrenle paylaş;
0Shares

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir