Bu makalede yazar tıkanıklığını aşmanın yollarını okuyacaksınız.
Durun tahmin edeyim!
Boş bir sayfaya bakıyorsunuz. Beyniniz tıkanmış. Yaklaşan bir baş ağrısı seziyorsunuz.
Şu an yazıyor olmalıydınız. Fakat…
İlham periniz gitmiş, aklınız boşalmış, kurumuşsunuz. Sadece yorulmuş veya sıkılmış değilsiniz. Daha da kötüsü;
Yazar tıkanıklığı yaşıyorsunuz..
Devam etmek istiyorsunuz ama edemiyorsunuz, içinizden bir şey gelmiyor.
Yazar tıkanıklığı blog yazarlarının da birçoğunun başına gelmiştir. Peki bundan kurtulabilir miyiz? Tabi ki evet.
Öncelikle yazar tıkanıklığını aşmak için;
Biraz eğlenmeye ve şarj olmaya ihtiyacınız var.
Biraz hava almak, ara vermek, yürüyüşe çıkmak, bunlar basit sıkılmalar için yeterli olabilir fakat yazar tıkanıklığının asıl sebebi kendinizi çok fazla sıkmanız.
Biraz gevşemeniz gerek. Biraz çılgınca şeyler yapmanız gerek.
Bu makalede yazar tıkanıklığı nedir, nasıl aşılacağının tekniklerini okuyacaksınız.
Yazar tıkanıklığını aşabilmeniz için yöntemler
- Hayali bir arkadaşınıza konuşun
İster 10 ister 100.000 takipçiniz olsun, onlar için post yazıyor olmak ürkütücüdür.
O yüzden okuyucularınızı unutun. Onun yerine hayali bir arkadaş yaratın. Yazar tıkanıklığını aşmanın çok bahsedilen bir yoludur.
Arkadaşınız gerçek bir fan. Yazdığınız her şeyi çok seviyor. Yaptığınız her şeyi destekliyor.
Hayali arkadaşınıza bir isim verin. Biraz onu çizin ve neye benzediğinin şeklini çıkarın. Çizimi de masanıza veya panonuza koyun.
Bir yazı yazmaktansa onunla konuşun. Onun hayallerini ve zorluklarını konuşun.
- İçinizden geldiği gibi konuşun
Biraz kızmış mı hissediyorsunuz.
Bırakın gitsin.
Yazmadan önce içinizden kötü laflar geliyorsa yazar tıkanıklığını aşmak için onların çıkmasına ve öfkelenmenize veya duygulanmanıza izin verin. Yazar tıkanıklığını aşmak için herkeste yardımcı olur mu bilmiyorum ama deneyin.
Tutkulu olduğunuz bir konuda yazın. Çok ilerlemekten çekinmeyin.
İyi yazmak doğru kelimeleri seçmek değildir. Okuyucunuzun bir şeyler hissetmesini ve ilham almalarını sağlamalısınız.
Yazmak bir duygudur.
İlk taslağınızı düzenlemek zorundasınız tabi. Fakat hep aklınızda tutun, tutkulu bir yazının hatalarını düzenleyebilirsiniz fakat düz bir yazıya tutku ekleyemezsiniz.
- Değişik bir yazma aracı kullanın
Hep aynı şeyden sıkıldınız mı? Yazar tıkanıklığını aşmak için;
- Microsoft wordten google docs’a geçin.
- Ya da doğrudan wordpresse yazın.
- Fontunuzu arialden calibriye çevirin.
- Font renginizi siyahtan koyu laciverte çevirin.
- Ya da font büyüklüğünüzü arttırın.
- Kısa bir seyahate çıkın
Ailenizi mi özlediniz? Bir arkadaşınızı bir süredir görmediniz mi?
Onları görmeye gidin.
Yazar tıkanıklığını aşmak için kilit nokta;
Araç kullanmayın.
Onun yerine bir otobüs, minibüs kullanın veya yakınsa yürüyerek gidin.
Yazı yazdığınız bilgisayar veya tablet bilgisayarınızı evde bırakın.
- Biraz kafein alın
Evet, kafein size iyi gelmeyebilir. Fakat bazen sizi uyanık tutması için bir şeylere ihtiyaç duyarsınız. Sadece uyanık duramadığınız için harika fikirlerinizin uçup gitmesine izin vermeyin.
Kronometre ayarlayın. 25 dakika yazıdan sonra ara verin. Paragrafı bitirmek isteseniz bile orada bırakın.
Kendinize bir çay yapın. Çayınızı kahvenizi içip ikinci bir 25 dakikaya başlayın.
Bana en çok yeşil çay iyi geliyor, size ne iyi geliyor?
- Okuyucular için yazmayı bırakın
Bazen sadece yazmak istediğiniz için yazarsınız. Blogunuzla uyuşup uyuşmadığını düşünmezsiniz. İstediğiniz yazıyı yazın, okuyuculara kilitlenmeyin.
- Postlarınızı planlamayı bırakın
Postunuzun planını yapmak yazmanızı hızlandırabilir. Bu kanıtlanmış bir teknik.
Fakat aynı zamanda sizin yazı yazma zevkinizi de elinizden alıyor.
Eğer belli bir yazı bölümünde sıkıldıysanız oranın planını boş verin. İçinizden geldiği gibi yazın. Daha iyi fikirler gelebilir. Belki yeni bir post fikri bile gelebilir.
- Kendinizi şaşırtın
Zihninize merak etmesi için zaman verin.
Yazar tıkanıklığını aşmak için evet; dikkatinizin dağılmasına izin verin.
Tesadüflere izin verin.
Sadece kendi niş alanınızdaki blogları okumayın.
Çeşitli şeylere göz atın.
Rastgele bir film izleyin.
Bir müzeye gidin.
Kendinizi şaşırtın.
Ne demiş usta;
Yaratıcılığınızı kendi niş alanınızın dışına çıkarak besleyin.
- Farklı zamanlarda yazın
Her zaman bize düzenli alışkanlıklarımızın olmasının iyi olduğu öğretildi. Stephen King, Haruki Murakami, John Grisham düzenli alışkanlıkları vardı.
Rutinler yaratıcılık için iyi olabilir. Fakat yazarken ilham kaybolmuşsa alışkanlıklarınızı kırın.
Değişik bir zamanda yazın. Deneyin.
- Farklı yerlerde yazın
Masanızı bırakabilmek yaratıcılığa faydası olan bir şey olduğu kanıtlanmış. Yapabiliyorsanız yazmayı bırakın ve gezmeye dolaşmaya gidin. Eğer gezmeye gidemiyorsanız sadece masanızı bir süre terk edin.
Parka gidin. İşle ilgili olmayan bir yerlere gidin.
Tabletinizi alın elinize ve ayaklarınızın götürdüğü yere gidin.
- Bir kitap mağazasına gidin
Eğer şanslıysanız kitap mağazanız çay kahve satıyordur. Kendinizi rahat bırakın, kendi niş alanınızla ilgili kitaplarla ilgili bir rafa gelin, tablet bilgisayarınızı açın.
Kitapların içindekiler bölümüne bakıp blog postu fikri bulmaya çalışın. Tabletinize bulduklarınızı not alın.
10 tane fikir yazmadan o mağazadan çıkmayın. Hatta blog postlarınızın taslağını bile orada çayınızı içerken çıkarabilirsiniz.
- Temizlik yapın
En iyi fikirleriniz duştayken mi geliyor?
Beyniniz fikirle gelmesi için rahatlaması gerekiyor. Bilgisayar ekranınıza bakıp durmak üretkenliğinize faydalı olmayabilir. Eğer yazar tıkanıklığını aşmak için günde 3 kez banyo yapıp su harcamak istemiyorsanız farklı şeyler deneyin;
Odanızı temizleyin
Çamaşırlarınızı katlayın
Bulaşıkları yıkayın.
Yemek yapın.
Yemek yaparken dans edin.
https://www.youtube.com/watch?v=9DioivdeAP0
- Kendi atlı karıncanızı yaratın
Ev işlerinizi yaptınız ama rahatlatmadı mı? Yazar tıkanıklığını aşmak için şu alternatifi deneyin;
Daireler çizerek yürüyün. Veya odanın bir başından diğer başına gidip gelin.
Gereksiz gibi gözükebilir fakat bazen basit anlamsız hareketler sizi tahmin ettiğinizden daha fazla rahatlatır. Bir deneyin.
- Bilgisayarınızı kapatın, kâğıda yazın
Bazı yazarlar dijital ve analog masalarını ayırırlar. Analog masaları yazı fikrinin ilk doğduğu yer ama dijital masa editlendiği yani düzenlendiği yerdir.
Bilgisayarınızı kapatın. Bir kalem ve kağıt alın. Yazmaya başlayın.
- Eski fotoğraflarınıza göz atın
Kendi hakkınızda eğlencelik şeyler paylaşmak okuyucularınızla iletişime girmek için iyi bir yol.
Fotoğraf albümünüzü bulun, anekdotlar ve hikayelerle bir fotoğrafınızı paylaşın.
Kendinize kim olduğunuzu hatırlatın. Öğrendiğiniz dersleri hatırlayın. Esinlendiğiniz ilham aldığınız kişileri paylaşın.
- Dilbilgisi için endişelenmeyin
Mükemmel bir post yazmaya çalışmak sizin yazma cesaretinizi kırabilir.
Mükemmel olmaya çalışmayı bırakın. Bu bazen tek başına yazar tıkanıklığı oluşturabilir.
İlk taslağınız kötü olabilir ama yazabildiğiniz kadar hızlı yazın. Sonra düzenlersiniz.
- Sosyal medyada gezinin
Sosyal medya çok büyük bir vakit kaybı yaratabiliyor. Bunu hepimiz biliyoruz.
Ama eğer yazar tıkanıklığı yaşıyorsanız ve ne yapacağınızı bilmiyorsanız sosyal medya sizin için fikir dolu bir maden gibi işe yaratabilir.
Biraz gezinin, fikir üretebilirsiniz.
- Ortadan başlayın
Evet, yazıya iyi bir başlangıç yapıp okuyucuyu yazının içine çekmemiz gerek. Bu doğru. Fakat mükemmel bir giriş hazırlamaya çalışmanız yazma sürecinizi yavaşlatabilir.
Girişi sonraya bırakın, postunuza devam edin.
- En iyi yazılarınızı tekrar okuyun
Kendinizi kötü mü hissediyorsunuz?
Hatta yazma becerinizi bile kaybettiğinizden şüpheleniyorsunuz. Her bloggera olur.
Daha önce yüklediğiniz postları hatırlayın. En iyi postunuzu tekrar okuyun.
Ne kadar iyi olduğunuzu görün.
Bu yetenek hiçbir yere gitmedi. Hala içinizde.
Bazen küçük bir hatırlatma gerekebilir.
- Temiz hava molasına çıkın
Temiz hava molası demek 5 dakikalık mola demektir. Bu da kendinizi şarj etmek için mükemmel bir zamandır.
Üretkenliğin devamı ve yazar tıkanıklığını aşmak için sır, kısa aralar vermektir. Moladan sonra tekrar canlı şekilde başlamanızı sağlar.
Camdan dışarı 5 dakika boyunca bakın. Geleni geçeni izleyin. Balkona oturun. Ya da kayan bulutlara bakın.
Bonus*
Kitap önerim
Adım Adım Yaratıcı Yazarlık /Can Akkiriş
Yaratıcı yazarlık tekniklerini öğrenerek bir hikaye oluşturmak konusunda gereksiniminiz olan tüm bilgileri topluca bu kitapta bulacaksınız. Bölümleri okuyup çalıştıkça yaratıcı yazarlığa doğru adım adım ilerleyeceksiniz. Bu kitapta yazılan her şeyi yüz yüze yapılan atölye çalışmalarında da uygulayarak çok başarılı sonuçlar aldığımı, bunun kitapla kendi kendine çalışanlar için de geçerli olduğunu bilmenizi isterim.
(Tanıtım Bülteninden)
Tavsiye yazı: Blok içerik oluşturma makaleleri
Sonuç olarak;
Yazı yazmak zor iş, buna şüphe yok.
Fakat siz yazar tıkanıklığını kabul ederek ve vazgeçerek bunu daha da zorlaştırıyor olabilirsiniz.
Kendi kendinize işkence etmeyin. Yazı yazmaya devam edin. Deneyin. Hangisi sizin için daha fazla işe yarıyor. Nerede ve nasıl istiyorsanız orada yazın.
Arada yine de yazar tıkanıklığı yaşadığınızı düşünürseniz yukarıdaki listeden kendinize uyanı beğenip onu uygulayın.
Şimdi sıra sizde;
Sizin kendinizde işe yaradığını gördüğünüz yazar tıkanıklığını açıcı bir teknik var mı?
Siz de yorumlar bölümüne bir teknik ekleyin!
Kaynak:
- https://goinswriter.com/how-to-overcome-writers-block/
- https://medium.com/swlh/10-ways-to-overcome-writers-block-24694a8dcae7
- https://medium.com/the-mission/how-famous-writers-overcome-writers-block-and-reawaken-their-creativity-7c604f73697c
- https://jerryjenkins.com/writers-block/
- https://www.impactbnd.com/blog/tips-to-avoid-writers-block
- https://smartblogger.com/writers-block/
- https://www.writersdigest.com/editor-blogs/guide-to-literary-agents/7-ways-to-overcome-writers-block
Bu yazılar da ilgini çekebilir;
Cornerstone içerik nedir, yazarken kullanmanız gereken 6 yazma tekniği [Detaylı anlatım]
Etkili Bir İçerik Pazarlama Yapmanız İçin 15 Tüyo [Araştırmalar İçerir]
GIF yapmanız için 5 program. [En kolayları]
İyi Bir Giriş Bölümü Yazmanız İçin Gerekli 10+ Teknik [20+ Örnek İçerir]
2008’den beri pazarlama dalında çalışıyorum. 2014’ten beri markamuduru.com’da yazıyorum. İnanıyorum ki markalaşma adına ülkemizde inanılmaz bir potansiyel var ve markalaşmak ülkemizi fersah fersah ileri götürecek. Kendini yetiştirmiş marka müdürlerine de bu yüzden çokça ihtiyaç var. Ben de öğrendiklerimi, araştırdıklarımı, bildiklerimi burada paylaşıyorum. Daha fazla bilgi için Hakkımda sayfasını inceleyebilirsiniz.