İngilizce okuma yaparken çocukların nasıl geliştiğini gözlemleyebilirsiniz.
Çocukların kelime hazinesinin çok yavaş geliştiğini ve okula gidip okumayla zıplama yaptıklarını biliyor muydunuz?
Çocukların küçükken kelime öğrenme süreci ilk başlarda çok yavaş iken sonraları okuma başlayınca ve kitaplarla tanışınca zıplama yapıyor.
Yani bir dili ilk önce duyarak öğrenmeye başlamalı, biraz konuşmalısınız. Ama asıl gelişim kitap okumaya ve sosyalleşmeyle oluyor.
Kelime hazinesi gelişimi kitap okuma ve sosyalleşmeyle birden artan bir yetenek.
Kelime hazinenizi arttırmak için bir süreliğine ingilice okuma yapmanız çok fayda sağlayacak.
En azından 10-12 bin kelimeye gelene kadar kitap ve makale tarzı herşeyi kullanarak ingilizce okuma yapmalısınız.
İlgi alanınıza uygun blog makalesini okumanız sizin için ingilizce çalışma fırsatı. Hem merakınızı giderecek hem de ingilizce çalışacaksınız.
Güçlü okuma becerilerine sahip olmak, okuduğunuz her şeyi yorumlamanızı ve anlamlandırmanızı sağlayabilir ve bu becerileri sürekli geliştirdiğinizde, yazarak etkili bir şekilde iletişim kurma becerinizi geliştirebilirsiniz.
İngilizce okuma üzerine pek çok araştırma yapılmış. Bu araştırmalar, okuma pratiğinin sadece okumayı geliştirmediğini ayrıca, sözcüklere ve sözcüklerin bağlam içinde nasıl kullanıldığına daha aşina hale geldikçe, İngilizce yazma, konuşma ve dinlemede daha iyi olmanızı sağladığını göstermiştir.
Bu makalede, ingilizce okuma becerilerinizi, okuduğunuzu anlama becerilerinizi geliştirmek için atabileceğiniz adımları keşfedeceğiz.
İngilizce okuma (reading) geliştirme yöntemleri
1 – Kendi seçtiğiniz ilginizi çeken metinleri, blog yazıları üzerinde ingilizce okuma yapın.
Dilbilimci Stephen Krashen’ın ısrarla üzerinde durduğu konudur. İngilizce okuma yapmak çok önemli ama kendi seçtiğiniz metinleri okursanız, başka dilde okuduğunuzu geçici olarak unutabilirsiniz.
İnsan ilgi duyduğu bir konu hakkında ingilizce okuma yaparken veya bilgi alırken dopamin salgılıyor. Bu da daha fazla anlamasını sağlıyor. Öncelikle en sevdiğiniz ve bilgi almak istediğiniz konuları seçin ve sıralayın. Bu sıralamaya göre metin seçin ve ingilizce okumanızı yapın.
Kendiniz seçtiğinizde ilgi alanınıza göre seçeceksiniz tabii ki. Başkasının önerdiği ama ilginizi çekmeyen bir yazı sizi okutmayabilir. Ama sevdiğiniz yazıyı okurken ingilizce okuduğunuzu bile bir süreliğine unutabilirsiniz.
2 – Seviyenizi belirleyin.
İngilizce okuma yaparken anlamıyor olmanız seviyenizle uyumlu bir metin okumuyorsunuz anlamına gelebilir.
- Kendi seviyenizi ölçmek için oxford universitesinin testlerini kullanabilirsiniz
Okurken anladığınız ama biraz sizi zorlayacak bir metin seçin.
3 – Kısa ingilizce yazılardan başlayın
Uzun yazılar bilmediğiniz kelime sayısı arttıkça ruhunuzu sıkabilir. Anlaşılması zorlaşabilir ve git gide koparsınız. Önce kısa yazılardan başlayın. CEFR seviyenize göre okuma metinleri şu şekilde olabilir.
A poster for exam candidates | Sınav adayları için afiş |
A restaurant menu | Bir restoran menüsü |
A study timetable | Bir çalışma takvimi |
An airport departures board | Bir havaalanı kalkış panosu |
Business cards | Kartvizitler |
Dictionary definitions | Sözlük tanımları |
Holiday home adverts | yazlık ev ilanları |
Job adverts | Iş ilanları |
Notes at work | iş yerindeki notlar |
Student card application | öğrenci kartı başvurusu |
Text messages to a friend | Bir arkadaşa metin mesajları |
A message to a new friend | Yeni bir arkadaşa mesaj |
An email from a friend | Bir arkadaştan gelen bir e-posta |
An end of term report | Dönem sonu raporu |
An invitation to a job interview | Bir iş görüşmesine davet |
Choosing a conference venue | Konferans yeri seçimi |
English course prospectus | İngilizce kursu prospektüsü |
Professional profile summaries | Profesyonel profil özetleri |
Study skills tips | Çalışma becerileri ipuçları |
A conference programme | Bir konferans programı |
A flyer for a gym | Bir spor salonu için bir el ilanı |
A travel guide | bir seyahat rehberi |
An email request for help | Yardım için bir e-posta isteği |
Digital habits across generations | Nesiller boyunca dijital alışkanlıklar |
Encyclopedia entry | Ansiklopedi girişi |
How to spot fake news | Sahte haberler nasıl anlaşılır? |
Innovation in business | İş dünyasında yenilik |
Planning an event | Etkinlik planlama |
Robot teachers | robot öğretmenler |
Social media influencers | Sosyal medya etkileyicileri |
The legend of fairies | periler efsanesi |
The Martian: a book review | Marslı: bir kitap incelemesi |
A Plastic Ocean: a film review | Plastik Bir Okyanus: Bir film eleştirisi |
A short story extract | Kısa bir hikaye özü |
An email from a friend | Bir arkadaştan gelen bir e-posta |
Asteroids | asteroitler |
Cultural expectations and leadership | Kültürel beklentiler ve liderlik |
Instant messages | Anlık mesajlar |
Millennials in the workplace | Y kuşağı iş yerinde |
Star Wars and the hero myth | Yıldız Savaşları ve kahraman efsanesi |
The Buy Nothing movement | Hiçbir şey satın alma hareketi |
The sharing economy | paylaşım ekonomisi |
Why bridges collapse | köprüler neden çöker |
Work–life balance | İş yaşam dengesi |
A biography of Kilian Jornet | Kilian Jornet’in biyografisi |
A threat to bananas | Muz için bir tehdit |
Cultural behaviour in business | İş hayatında kültürel davranış |
Four book summaries | Dört kitap özeti |
Giving and receiving positive feedback | Olumlu geribildirim vermek ve almak |
Horror film clichés | korku filmi klişeleri |
How humans evolved language | İnsanlar dili nasıl geliştirdi? |
Life on Mars | Marsta yaşam |
Managing a problem | Bir sorunu yönetme |
Political manifestos | Siyasi manifestolar |
Sustainable supermarkets | Sürdürülebilir süpermarketler |
The state of the world | dünyanın durumu |
*Bonus*
Diğer okuma parçalarını lingua.com’dan bulabilirsiniz.
https://lingua.com/english/reading/
4 – Önce hızlıca ingilizce metni okuyun, fikir edinin.
Zihin önüne ne çıkacağını bilmediğinde geriliyor. Haliyle sıkılma başlıyor. Bunun çözümlerinden biri şu;
- Önce hızlıca birkez okuyun. Tüm kelimeleri anlamak zorunda değilsiniz.
- Konunun ana fikrini anlayın.
- Okuyacağınız metnin başlığını ve paragrafların ilk cümlelerini okuyun.
Konu hakkında bu şekilde de fikir elde edebilirsiniz.
Kafanızda sorular oluşsun.
O soruların cevaplarını ararcasına okuyun.
Hızlıca bir amaç edinmiş olabilirsiniz.
5 – İngilizce kitap okurken sözlük için durmayın.
Kitabınızı veya okuma parçanızı okurken duraksamayın, bilmediğiniz kelimelerin altını çizin.
Kelimelere topluca sözlükten bakın ve hazmedin. Anlamını, cümle kullanımını, eş anlamlısını not edin. Sonra aynı ingilizce okuma parçasını tekrar okuyun.
Kelimelerin bazılarını hatırlayamayabilirsiniz. Okumaya devam edin.
Bilmediğiniz kelimeleri tekrar çalışın ve metni bir daha okuyun. Kelimeleri hatırlayıp metnin tamamını anlayana kadar devam edin.
6 – Kelimenin anlamını bağlamdan anlayın.
Dilbilimcilerin ve polyglotların söylediği şey
- “beyin kelimeleri izole öğrenmiyor, bağlamla öğreniyor”.
Bilmediğiniz kelimeleri işaretleyin. Önceki ve sonraki kelimelerle nasıl kullanıldığına bakın. Cümledeki oturuşuna bakın. Başka cümle örnekleri inceleyin. Kelimeyi bağlamla beraber öğrenmek yazım becerinizi de geliştiriyor.
7 – Hızlı okumaya çalışın.
Yavaş okumak dikkat dağıtıyor. Yeterince hızlı okumalısınız ki dikkatiniz dağılmadan okumaya devam edebilin.
8 – Okurken kalemle takip edin.
Veya parmağınızla. Yazıyı kalemle takip etmek gözün daha hızlı takip etmesine yardımcı oluyor.
9 – Sesli okuyun.
İçinizden okursanız okurken insan sık sık kopabilirsiniz. İkinci diliniz olduğu için daha da zorlanabilirsiniz. O yüzden sesli okuyun. Bu sizi hem ayık tutacak hem de telafuzunuzu düzeltme şansı verecektir.
Okurken ses kaydı alıp kendinizi deneyebilirsiniz.
10 – Sık sık okuyun.
Okumak noktalama işaretlerini, cümle kurulumunu, edatların bağlaçların kullanımını, kelimelerin kullanıldığı bağlamları iyice anlamanızı ve sindirmenizi sağlar. Ne kadar gözünüzü maruz bırakırsanız o kadar kolay yazma becerinizi de geliştirirsiniz.
- Britishcouncil’in seviyenize göre okuma parçaları bulunuyor.
11 – Kelimelerin yazılışını öğrenin.
İngilizce fonetik bir dil değil. Yani yazıldığı gibi okunmuyor. Yerli konuşan olsa da hala bazı kelimeleri hatalı yazan insanlar var. Bazı kelimelerin okunuşunu tahmin bile edemeyebilirsiniz. Sadece ingilizcede değil, fransızcada da böyle.
Kelimelerin yazılışlarını gördükçe öğrenin. Bu harfler size yazarken yardımcı olacak.
12 – İpucu aradığınızda eşleşen harfleri kullanın.
İngilizce kelimelerin yazımlarını bazen karıştırabilirsiniz. “Şöyle mi yazılıyordu” dediğiniz kelimelerdeki harfleri ilgili birşeyle eşleştirin. İngiliz ingilizcesiyle Amerikan ingilizcesindeki yazılış farklarından biri
- “Grey in England”
- “Gray in America”
veya
- Capitol (washingtondaki meclis binası)
- Capital (anapara)
13 – Okurken not alın
Anladığınız kadar okuduğunuzdan not alın. Bilinçaltınıza ciddiyetinizi daha fazla gösterirsiniz ve okuduğunuzu daha fazla anlamaya zihniniz odaklanır.
Not almanın yanında resimler çizmek grafikler çıkarmak da hafızada kalıcılığa faydası olacaktır.
Not tutmanın bilinen en pratik ve etkin yöntemlerinden biri Cornell yöntemi. Detaylarını aşağıdaki yazıdan okuyabilirsiniz.
14 – Hafıza tekniklerini kullanarak kelime hazinenizi geliştirin
İngilizce okuma yapmaya başladığınızda kelime hazinenizin birden gelişmek durumunda olduğunu farkedeceksiniz. Bir çok yeni kelimeye maruz kalacaksınız. Hızlı bir şekilde kelimeleri öğrenmek için geleneksel yöntemlerden insanlar fayda sağlayamıyor. Siz de yeni nesil hafıza şampiyonlarının kullandığı yöntemleri deneyin. Çok hızlı yol aldığınızı göreceksiniz.
Tavsiye yazı: Hafıza teknikleri
Kolay metinlerden başlayıp zora doğru gidin
İlk başta siyaset ve ekonomi haberi veren metinler okumanız biraz zor olabilir. Bu yüzden kolay metinlerden başlamanız ve zora doğru gitmeniz daha motive edici olur. Okuma metinlerini bulacağınız örnek kaynakları aşağıdaki linklerden deneyin.
Online kısa Çocuk hikayeleri
quara forum okuma
Gazete okuma
her hafta bir konu cooking, sport, mühendislik okuma
2008’den beri pazarlama dalında çalışıyorum. 2014’ten beri markamuduru.com’da yazıyorum. İnanıyorum ki markalaşma adına ülkemizde inanılmaz bir potansiyel var ve markalaşmak ülkemizi fersah fersah ileri götürecek. Kendini yetiştirmiş marka müdürlerine de bu yüzden çokça ihtiyaç var. Ben de öğrendiklerimi, araştırdıklarımı, bildiklerimi burada paylaşıyorum. Daha fazla bilgi için Hakkımda sayfasını inceleyebilirsiniz.