İngilizce Simple Future Tense (Will) (35 örnek cümle)7 min read

Simple future tense gelecekle ilgili cümlelerde kullanılır.simple future

En basit ve temel gelecek zaman fiil çekimidir. Fiil yalın halde kulanılır. Genellikle aşağıdaki durumlarda kullanabilirsiniz.

  • bir söz/ vaat
  • öneriler ve istekler
  • komutlar yapmak için.
  • gelecekle ilgili sorular sormak için.
  • gelecekle ilgili gerçek ifadeleri aktarmak
  • geleceğe ilişkin bir görüş, umut, belirsizlik ya da varsayım (Gelecekte geleceğiz ya da tahmin ettiğimiz olaylar.)
  • spontane bir karar (konuşmadan önce bir şey yapmak için herhangi bir plan veya karar olmadığında. Kararı konuşma anında kendiliğinden veririz.)

 

Conjugation/Cümle kurulumu

positiveS + will + V + OI will speak
negativeS+ will not+ V+ OI will not speak
questionWill + S + V+O?Will I speak?

Cümle kurulumu örneği/ zamirlere göre

subjectauxiliary verbmain verb
positiveIwillopenthe door.
Youwillfinishbefore me.
negativeShewillnotbeat school tomorrow.
Wewillnotleaveyet.
questionWillyouarriveon time?
Willtheywantdinner?

Contractions/kısaltmalar

long formcontractionexample
will…’llthey’ll
will not…’ll not/… won’tI’ll not/I won’t

Olumsuz kısaltmalar

Yazılı İngilizcede, kısaltmalar zamirlerden sonra kullanılır, ancak isimlerden sonra kullanılmaz.

  • He’ll not finish it in just one day.
  • (but not:My colleague’ll/Phil’ll not finish it in just one day.)

Bir yardımcı fiilin ve “not” ın birleşimi olan negatif kısaltmalar her zaman kullanılabilir.

  • He won’t finish it in just one day.
  • My colleague/Phil won’t finish it in just one day.

 

Simple future tense Zaman belirteçleri/Signal Words

I am sureeminim
I hopeUmarım
I thinkBence
may beBelki
next weekgelecek hafta
perhapsbelki
probablymuhtemelen
tomorrowYarın

 

Simple future tense Kullanıldığı Yerler

 

spontane bir karar (konuşmadan önce bir şey yapmak için herhangi bir plan veya karar olmadığında. Kararı konuşma anında kendiliğinden veririz.)

Come on, I will help you sort the files.Hadi, dosyaları sıralamana yardım edeceğim.
Hold on. I’ll get a pen.Bekle. Bir kalem alacağım.
Maybe we’ll stay in and watch television tonight.Belki bu gece evde kalıp televizyon izleriz.
I think I’ll go to the gym tomorrow.Sanırım yarın spor salonuna gideceğim.
I have a very bad headache. I will give you a painkillerBaşım çok ağrıyor. sana bir ağrı kesici vereceğim

 

geleceğe ilişkin bir görüş, umut, belirsizlik ya da varsayım (Gelecekte geleceğiz ya da tahmin ettiğimiz olaylar.)

You won’t finish it in just one day.Sadece bir günde bitirmeyeceksiniz.
She is a clever student, she will be a doctorO zeki bir öğrenci, doktor olacak
It will rain tomorrow anyway.Nasılsa yarın yağmur yağacak.
We will see what we can do to help you.Size yardımcı olmak için neler yapabileceğimizi göreceğiz.
I think I will have a holiday next year.Sanırım gelecek yıl tatil yapacağım.
I don’t think I’ll buy that car.O arabayı alacağımı sanmıyorum.
I think our team will win the baseball game.Bence takım beyzbol maçını kazanacak.

 

bir söz/ vaat

I will do it tomorrow.Yarın yapacağım.
I won’t disturb you anymore while you are readingSiz okurken artık sizi rahatsız etmeyeceğim.

 

öneriler ve istekler

I’ll help you with your bags. (offer)Çantalarınızı taşımanıza yardım edeceğim. (teklif)
Will you give me a ride to the station? (request)Beni istasyona bırakır mısın? (rica etmek)

 

Be: Ana fiil be olduğunda, konuşmadan önce kesin bir planımız veya kararımız olsa bile Future Simple tense’i kullanabiliriz.

Örnekler:

I’ll be in London tomorrow.Yarın Londra’da olacağım.
I’m going shopping. I won’t be very long.Alışverişe gidiyorum. Çok uzun kalmayacağım.
Will you be at work tomorrow?Yarın işte olacak mısınız?

 

gelecekle ilgili sorular sormak için.

 

Will we find the pirate treasure?Korsan hazinesini bulabilecek miyiz?
Will the Grinch discover the true meaning of Christmas?Grinch, Noel’in gerçek anlamını keşfedebilecek mi?

 

gelecekle ilgili gerçek ifadeleri ifade etmek.

It will be a leap year next year.Gelecek yıl artık yıl olacak.
This expensive soap will costus more money.Bu pahalı sabun bize daha fazla paraya mal olacak.

 

gelecekteki olasılıkları veya koşulları göz önünde bulundurmak.

If I fail this test, my parents will take away my phone.Bu testi geçemezsem ailem telefonumu alacak.
She will only goto the party if her sister goes with her.Partiye yalnızca kız kardeşi de onunla gelirse gidecektir.
If I need help, I will tellYardıma ihtiyacım olursa söylerim

 

komutlar yapmak için.

You will turn in your term paper on time, or else you will fail this class.Dönem ödevinizi zamanında teslim edeceksiniz, aksi takdirde bu dersten kalacaksınız.

 

Nasıl olumsuz yapılır?

Thankfully, we will not be cleaning up the mess after this concert is over.Neyse ki, bu konser bittikten sonra pisliği temizlemeyeceğiz.
Thankfully, we won’t be cleaning up the mess after this concert is over.Neyse ki, bu konser bittikten sonra pisliği temizlemeyeceğiz.
If everything goes as planned, we will not be meeting with angry parents tomorrow.Her şey planlandığı gibi giderse yarın kızgın ebeveynlerle görüşmeyeceğiz.
If everything goes as planned, we won’t be meeting with angry parents tomorrow.Her şey planlandığı gibi giderse yarın kızgın ebeveynlerle görüşmeyeceğiz.
You might be smug now, but you will not be laughing after I beat you in the championship match next month.Şu anda kendini beğenmiş olabilirsin ama gelecek ay şampiyonluk maçında seni yendikten sonra gülmeyeceksin.
You might be smug now, but you won’t be laughing after I beat you in the championship match next month.Şu anda kendini beğenmiş olabilirsin ama gelecek ay şampiyonluk maçında seni yendikten sonra gülmeyeceksin.

 

 

WILL / İS GOING TO farkı

Her ikisi de geleceğe atıfta bulunur ve ikisi arasında küçük bir fark vardır, ancak çoğu durumda anlam farkı olmaksızın birbirlerinin yerine kullanılabilirler. Yanlış kullansanız bile, ana dili İngilizce olan bir kişi sizi sorunsuz bir şekilde anlayacaktır.

GOING TO

BE GOING TO yapısı normalde geleceği belirtmek için kullanılır, ancak şimdiki zamanla bir tür bağlantısı vardır. Aşağıdaki durumlarda kullanırız:

  1. Gelecekte bir şey yapmaya zaten karar verdiğimizde veya NİYET ettiğimizde. (Ön Plan)

Karar, konuşma anından önce verilmiştir.

  • They‘re going to retire to the beach – in fact they have already bought a little beach house.
  • I‘m going to accept the job offer.
  1. Bir şeyin olacağına dair kesin işaretler olduğunda. (Kanıt)

Elinizdeki kanıtlara veya deneyime dayanarak bir şeyin gerçekleşmesi muhtemeldir.

  • I think it is going to rain – I just felt a drop.
  • I don’t feel well. I think I‘m going to throw up. (throw up = vomit)
  1. Bir şey olmak üzereyken:
  • Get back! The bomb is going to

 

WILL

Diğer durumlarda, şimdiki zamanla örtük veya açık bir bağlantı yoksa, WILL kullanın:

  1. Şimdi yapmaya karar verdiğimiz şeyler için. (Hızlı Kararlar)

Bu, o anda, spontane bir şekilde bir karar verdiğiniz zamandır.

  • I’ll buy one for you too.
  • I think I’ll try one of those. (I just decided this right now)
  1. Gelecek hakkında bir şey düşündüğümüzde veya inandığımızda. (Tahmin)
  • My team will not win the league this season.
  • I think it will rain later so take an umbrella with you.

Not: Gelecek tahminleri yapmak için Will ve Going to seçeneklerinin her ikisini de kullanabilirsiniz.

  1. Bir teklifte bulunmak, söz vermek veya tehdit etmek.
  • I’ll give you a discount if you buy it right now.
  • I promise I will behave next time.
  • I’ll take you to the movies if you’d like.
  • Study hard or you will fail.
  • Give me all your money or you will die.

 

  1. Birisi bir şeyi yapmayı reddettiğinde WON’T kullanırsınız.
  • I told him to take out the trash but he won’t do it.
  • My kids won’t listen to anything I say.
  • My car won’t start.

 

  1. Perhaps, probably, certainly gibi zarflardan sonra kullanırız
  • Perhaps they will support you in the election.
  • Jackson will probably go to London next year.

  1. Question tag dediğimiz soru teyidi uzantısında kullanırız. “Going to” kullanmayız.
  • Do it today, will you?
  • Don’t look at your friend’s paper, will you?

Gelecek Tahminleri

Gördüğünüz gibi, Will ve Going to kelimelerinin her ikisi de gerçek bir anlam farkı olmaksızın gelecek tahminleri yapmak için kullanılabilir.

  • The weather report says it will rain tomorrow. (Correct)
  • The weather report says it is going to rain tomorrow. (Correct)

 

Gelecekle ilgili diğer noktalar:

Kesin gelecek düzenlemeleri için şimdiki zaman kipini kullanırız. Çoğu zaman, ‘be going to’ ya da şimdiki zamanı seçmemiz gerçekten önemli değildir. Aşağıdaki örnekte, anlam açısından gerçekten çok az fark vardır:

  • I‘m going to the cinema tonight.
  • I‘m going to go to the cinema tonight.

Geniş zamanı iki durumda kullanırız. Birincisi, toplu taşıma araçları veya dersin başlaması gibi gelecekte gerçekleşecek zamanlanmış bir olay için kullanırız:

  • My train leaves at six tonight.
  • His class starts at 9am tomorrow.

 

Tavsiye yazı: 

Hafıza teknikleri: Hafızanızı geliştirmeniz için 29 Altın Yöntem [Bilim destekli]

Test&Quiz. Kendinizi test edin

 

Bu yazıyı çevrenle paylaş;
0Shares

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir