Fiil ve edat kombinleri ingilizcede neredeyse her gün karşılaşacağınız bir kullanımdır.
Bazı fiil ve sıfatların ardından belirli bir edat gelir.
Bazen fiilleri ve sıfatları farklı edatlar takip edebilir ve bu da ifadeye farklı anlamlar verir.
Hangi edatın fiilden veya sıfattan sonra geldiğini bulmak için fiil veya sıfatı Merriam Webster gibi çevrim içi bir sözlükte arayabilirsiniz.
Ya da onun yerine bu ifadeleri ezberlemek en yararlı olanıdır.
sadece go ile olanı bir örnek yapalım
https://www.instagram.com/p/CP-UlWssPgx/?utm_source=ig_web_copy_link
Fiil ve edat kombinasyonu örnekleri
Verb or noun or adjectives | preposition | Example | Türkçesi |
(dis)agree | With | I (dis)agree with you. | Sana katılmıyorum. |
account | for | Be sure to account for any discrepancies. | Herhangi bir tutarsızlığı hesaba kattığınızdan emin olun. |
Accustomed | to | ||
allow | for | I returned the transcripts to the interviewees to allow for revisions to be made. | Düzeltmelerin yapılmasına izin vermek için transkriptleri görüşülen kişilere iade ettim. |
approach, reaction | to | My reaction to it all was to try to forget it. | Tüm bunlara tepkim, onu unutmaya çalışmak oldu. |
approve | of | I approve of the idea. | Fikri onaylıyorum. |
argue | With | She argued with him. | Onunla tartıştı. |
arrive (a building or event) | at | He arrived at the airport 2 hours early. | Havaalanına 2 saat erken geldi. |
attempt | at | Fisk is making his third attempt at the world record. | Fisk dünya rekoru için üçüncü denemesini yapıyor. |
aware, full | of | They weren’t aware of the time. | Zamanın farkında değillerdi. |
belong | to | Bears belong to the family of mammals. | Ayılar memeliler ailesine aittir. |
Beneficial | to | ||
cause, example | of | This is an example of international collaboration. | Bu, uluslararası işbirliğine bir örnektir. |
change | in | Changes in our diet have meant that more and more people suffer heart disease. | Diyetimizdeki değişiklikler, giderek daha fazla insanın kalp hastalığından muzdarip olduğu anlamına geliyordu. |
complain | about | She complained about the homework. | Ev ödevinden şikayet etti. |
Composed | of | ||
concentrate | on | He is concentrating on his work. | İşine yoğunlaşıyor. |
congratulations | on | Congratulations on your new job! | Yeni işin hayırlı olsun! |
consist | of | The recipe consists of three basic ingredients. | Tarif üç temel malzemeden oluşur. |
contribute | to | I hope to contribute to the previous research. | Önceki araştırmaya katkıda bulunmayı umuyorum. |
deal | With | They will deal with the situation. | Durumla ilgileneceklerdir. |
depend | on | They depend on each other. | Birbirlerine bağlıdırlar. |
differ | from | The results differ from my original idea. | Sonuçlar orijinal fikrimden farklı. |
Disappointed | with | ||
Employed | by | ||
surprised | at | We were really surprised at the price of food in restaurants on our holiday. | Tatilimiz boyunca restoranlardaki yemek fiyatlarına gerçekten şaşırdık. |
increase | in | There’s been a steady increase in the value of the euro. | Euro’nun değerinde istikrarlı bir artış oldu. |
inquiry, investigation | into | The police inquiry into the theft continues. | Hırsızlıkla ilgili polis soruşturması devam ediyor. |
insist | on | I must insist on following this rule. | Bu kuralı takip etmekte ısrar etmeliyim. |
interested | in | Lots of people are interested in Grand Prix racing but I’m not. | Pek çok kişi Grand Prix yarışlarıyla ilgilenir ama ben ilgilenmiyorum. |
invitate | to | She invited him to the reception at the embassy arrived the next day. | Büyükelçilikteki resepsiyon daveti ertesi gün geldi. |
lead | to | My results will lead to future research on the topic. | Sonuçlarım, konuyla ilgili gelecekteki araştırmalara yön verecektir. |
look | at | She looked at him. | Ona baktı. |
need | for | We understand the need for change but we should move slowly. | Değişim ihtiyaç anlıyoruz ancak yavaş hareket etmeliyiz. |
occur | in | The same problem occurred in three out of four cases. | Aynı sorun, dört vakanın üçünde meydana geldi. |
Opposed | to | ||
Proud | of | ||
read | about | I read about the flooding in the city. | Şehirdeki sel hakkında bir şeyler okudum. |
refer | to | Please refer to my previous explanation. | Lütfen önceki açıklamama bakın. |
research | into | She researched into the causes of back pain. | Sırt ağrısının nedenleri hakkında biraz araştırma yaptı. |
response | to | Her response to the criticism was very strong. | Eleştiriye yanıtı çok güçlüydü. |
result | in | My recruitment strategies resulted in finding 10 participants. | İşe alım stratejilerim 10 katılımcı bulmayla sonuçlandı. |
search | for | They are searching for the missing dog. | Kayıp köpeği arıyorlar. |
smell | of | The basement smells of mildew. | Bodrum küf kokar. |
smile | at | The children smiled at her. | Çocuklar ona gülümsedi. |
Sorry | about, for | ||
succeed | in | She will succeed in completing her degree. | Derecesini tamamlamayı başaracaktır. |
suffer | from | She suffers from dementia. | Demanstan muzdariptir. |
translate | into | She translated into English of some ancient Chinese poems. | Bazı eski Çin şiirlerinin İngilizceye çevirisini yaptı. |
visit | to | The visit to the temple was the high point of the holiday. | Tapınağa ziyaret, tatilin doruk noktasıydı. |
worry | about | He worries about the future. | Gelecek hakkında endişelenir. |
Tavsiye yazı:
Hafıza teknikleri: Hafızanızı geliştirmeniz için 29 Altın Yöntem [Bilim destekli]
Test&Quiz. Kendinizi test edin
- https://www.perfect-english-grammar.com/verbs-and-prepositions-exercise-1.html
- https://agendaweb.org/verbs/phrasal-verbs-preposition-exercises.html
- https://www.english-4u.de/en/grammar-exercises/prepositional-verbs.htm
- https://www.englishexercises.org/makeagame/viewgame.asp?id=13546
- https://www.ecenglish.com/learnenglish/lessons/verbs-with-prepositions-upper-intermediate-level
- https://www.englishgrammar.org/verb-prepositions-exercise-2/
- https://www.ldoceonline.com/exercise/the-grammar-of-vocabulary-prepositions-with-verbs-exercise
- https://test-english.com/grammar-points/b1/verb-preposition/
Bu yazılar da ilgini çekebilir;
İngilizce Çalışma Planı oluşturmanız için 22 bilimsel adım [Gramer konu sıralaması içerir]
İngilizce 100 Dış Ticaret Kelimesi (İthalat-İhracat)
İngilizce Participle clauses (cümlecik) nedir? (38 cümle örneği)
İngilizce Marka telafuzları (50+ örnek)
2008’den beri pazarlama dalında çalışıyorum. 2014’ten beri markamuduru.com’da yazıyorum. İnanıyorum ki markalaşma adına ülkemizde inanılmaz bir potansiyel var ve markalaşmak ülkemizi fersah fersah ileri götürecek. Kendini yetiştirmiş marka müdürlerine de bu yüzden çokça ihtiyaç var. Ben de öğrendiklerimi, araştırdıklarımı, bildiklerimi burada paylaşıyorum. Daha fazla bilgi için Hakkımda sayfasını inceleyebilirsiniz.