Blog Açmadan Önce Keşke Bilseydim Diyebileceğiniz 29 Kritik Hata [Kapsamlı Rehber]10 min read

Blog açmadan önce hep aklımda şu vardı;blog açmadan önce

“Blog açıcam, bir süre sonra çok popüler olacağım, blogum çok tutacak, benim özel alanım olacak, her şey kolayca yürüyecek gidecek.”

Ama olmadı.
Bazı yazılara hiç trafik almadım bile. Aboneler artmadı. Yorum bile yapılmadı.

Emeklerim boşa gitmiş gibiydi. Gece gündüz çalışmıştım, aylarca zamanı boşa geçirmiş gibiydim.

Blog açmadan önce iyi blog nasıl yazılır hakkında az bilgiye sahiptim ve bu yüzden blog açmadan önce yazı tarzı ve altyapıyla ilgili bilmediğim şeyler, bir süre sonra karşıma hep pürüz olarak çıktı.

– “Dur! sakin ol. Herşeyin bir çaresi var.” dedim kendi kendime.

Blog yazmayla ilgili sıkı bir araştırma yaptım. Aslında bunu blog açmadan önce yapmalıydım. Öğrendiğim şeylerin birçoğu kritik bilgilerdi ve hepsinin her yazıda olması gerekiyordu. Keşke bilseydim dediğim herşeyi iyice benimseyerek 100’lerce yazıyı geriye dönük revize ettim. Haftalarca sürdü. Ama beklediğim görüntü oluştu.

Üzüldüğüm şey şuydu; zamanımı verimsiz geçirmiştim, birçoğu şeyi eksik yapmıştım.

Siz de tecrübe kazandıkça bu pişmanlığı yaşayabilirsiniz. Aylarınızı boşa geçirebilirsiniz. Pişmanlık yaşamayın. Blog açmadan önce bunları keşke bilseydim dememek için bu yazıdaki tüyoları okuyun.

Bu yazıda blog açmadan önce bilmeniz gereken zamanı boşa geçirmenizi engelleyen temel ipuçları ve alanında uzmanların yorumlarını okuyacaksınız.

İlk blog yazmaya başlamadan önce bilmeniz gereken ne varsa bu yazıda onları iyice öğrenerek, bilerek blog yazarlığı hayatınıza başlayın ve öyle devam edin.

Blog açmadan önce bilmeniz gerekenler

  1. Sosyal olmak zorundasın. 

Blog açmadan önce arama motorundan bir sürü trafik gelecek sanabilirsiniz. Blogunuz yeni ise google üzerinden trafik almanız biraz zordur.

Bazı yazılarınızı google’da sıralamaya sokmanız aylar veya yıllar alabilir. Peki kısa sürede nasıl trafik alırsınız?

Sosyal medyadan.

Twitter, FacebookPinterest ve instagram bunlara güzel örneklerdir. Bunlar üzerinden çok fazla trafik alabilirsiniz.

Biraz bütçe ayırabilirseniz sosyal medyada reklam yatırımı da yapabilirsiniz. Aynı zamanda facebook ve diğer sosyal medya sayfalarından profil açıp topluluklara katılmak ağınızı geliştirmenizi sağlar.

İnsanlarla arkadaş olun, hikâyelerinizi paylaşın, iletişimde olun. Sosyal medyada çeşitlendirmek zorundasınız. Çünkü bazı sitelerin bir zaman sonra popülerliğini yitirdiğini göreceksiniz. O yüzden tek bir siteye odaklanmayın, site popülerliğini yitirince emekleriniz de boşa gidebilir.

Riski dağıtıyor olsanız dahi mutlaka sosyal medyada olun.

Ne demiş üstad;

  1. İstikrarlı post girme büyüme için kilittir.

İstikrarlılık trafiğinizi doğrudan etkiler. Bazen haftada 1 bazen haftada 2 bazen ayda 1 yazarsanız trafiğinizi olumsuz yönde etkilersiniz.

Blog postu girişinizi ayda 4 taneden ayda 1’e indirirseniz trafiğinizi 30.000’den 20.000’e inmesine sebep olabilirsiniz. Aynı trafik rakamlarına tekrar ulaşmak isterseniz 2-3 ay boyunca daha sıklıkla post girmeniz gerekebilir.

Blog açmadan önce istediğim zaman post girebilirim diye düşünüyordum. Ama öyle değilmiş. Buradan anlaşılıyor ki blog postlarınızı istikrarlı bir şekilde girmelisiniz.

  1. İçerik kalitenizden ödün vermeyin.

Online yapılanlar hep olduğu yerde kalır. 2014’te yazdığınız bir yazıyı biri 2018’de keşfedip size bir yorum yazabilir. Blog yazmaya ilk başladığınızda ayda ortalama bir içerikle başlayabilirsiniz. Trafik almak için yeterlidir. Sosyal medyada tanıtmak için de yeterlidir.

Fakat zamanla elde ettiğiniz bu trafik sizi tembelleştirir ve içerik kalitenizi düşürürseniz, trafiğiniz gitgide azalmaya, sosyal medyada mesajlar almaya başlarsınız.

Bu mesajlarda ve hatta e-postalarda “çok bozduğunuz” dan bahsederler. Daha da kötüsü sizin blogunuzun kalitesinin düştüğünü başka blog yazarları yazarsa işler daha da kötüleşebilir. Markanız sizin her şeyinizdir.

Az önce okuduklarınızı kendinize yapmayın. Yazdığınız her şeyin bir ustalık eseri düzeyinde olması için çalışın. Çünkü o içerik siz uyurken bile okunuyor. Hep orada duruyor.

  1. Herşey e-posta listesi oluşturmaktır, abone kazanın.

Birçoğu zaman duymuşsunuzdur en iyi trafik kaynaklarından biri epostalardır. Blog açmadan önce benim de hiç aklıma gelmeyecek bir konuydu.

Ama gerçekte trafiğin birçoğunu epostalardan alırsınız, neredeyse yorumların 50%’sini eposta üyeleri yapıyor.

Eposta üyelerinin sosyal medyada içeriğinizi paylaşma oranı neredeyse 4 kat fazladır. E-postalari toplayın.

5.Trafiği kazanmak kolaydır ama tutmak zordur.

İlk yazılarınız trafik almaya başladığında sevinirsiniz. Fakat bunun sürekli böyle duracağından emin olmayın. Birçok sebeple trafik kaybedebilirsiniz.

Trafiği tekrar kazanmak kaybetme süresinden daha uzun sürecektir. Trafiği sürdürmek için birçok şey yapabilirsiniz. Mesela;

  • Anket yapın– İsteklerini öğrenin ve onlara istedikleri bilgiyi verin. Anket için Surveymonkey kullanabilirsiniz.
  • Topluluk oluşturun.–Okuyucuların bir şeyler hissetmesini başarabilirseniz daha fazla geri gelmeye meyilli olurlar. Yorumlar bölümünü geliştirin ve her gelen epostae cevap verin.
  • Eposta toplayın– Daha önce belirttiğim gibi eposta toplamalısınız. Okuyucuların tekrar geri gelmesi için eposta toplamalısınız.

 

  1. Yeni içerik pazarlama metodları takip edin.

Her zaman içerik pazarlama ile ilgili yeni bir metod bulunacaktır. Başkası kullanmadan siz kullanın. Bu yeni metodla içeriklerinizi güçlendirin.

Blogunuz ne hakkında olursa olsun her zaman sıkıcı konuları eğlenceli hale getirebilirsiniz. Biraz yaratıcılığınızı zorlamanız gerekecek.

Sıcak bir gündem varsa havası sönene kadar ondan bahsedin. Örneğin şu sıralar infografikler moda olduğundan içeriklerinizi infografiklere çevirebilirsiniz. Örneğin quizler ve karikatürler çok popüler olduğu zaman içeriklerinizde bunları kullanın.

Eğer sıcak bir içerik fikri bulduysanız trendi geçene kadar sürekli onu besleyin.

 

  1. İçerik uzunluğu trafiği etkiler, uzun içerik hazırlayın.

Uzun ve detaylı içerikler hazırlamaya başladığınızda anlayacaksınız ki uzun ve detaylı içerikler trafiğinizi arttırmanızı sağlayacak.

Google veya sosyal siteleri kandırmak için değil okuyuculara faydalı olacak içerikler üretirseniz google da bunu ödüllendiriyor.

Google sıralamalarına bakarsanız ilk çıkan siteler genelde 2.000 kelimenin üzerinde içeriklerdir. Bu gösteriyor ki google içeriği kral olarak görüyor. Tabii ki kaliteli içerik olması gerekiyor.

Yazınızı boş bilgiyle doldurmayın, faydalı bilgiler sunun.

  1. Yazılarınızı iletişim kurarcasına yazın.

İnsanlar sohbeti derse tercih ediyorlar. Bu yüzden arkadaşlarla sohbet ederken uyuya kalmıyoruz. Ama okulda bu sıkça olur.

Pek fazla sohbet havasında yazmaya alışık olmayabilirsiniz. Fakat sohbet havasında yazdıkça sayfada kalma süresinin artacağından ve tıklanmanın ve paylaşımın artacağından emin olun.

İçeriğinizi sohbet havasına sokmak için birkaç tüyo;

  • “Ben” ve “sen” kelimelerini kullanmak-Bu iki kelime sohbette yaygın kullanılır. Onları kullanarak okuyucularınıza değil okuyucularınızla konuşuyor olacaksınız.
  • Satırlara ara verin– Paragraflarınızı çok uzun kullanmayın. Sadece yazıyı okumayı zorlaştırmaz, yazınızı daha çok ders görüntüsüne sokar.
  • Kelimeleri yatık yazın– Soru sorduğunuzda veya bir soruyu cevapladığınızda, bir alıntı yaptığınızda harflerin yatık versiyonunu kullanın. Bu farklılık sıkıcı bir yazı olmasını da engelleyecektir.
  • Çok resmi olmayın– Sohbetler arkadaşçadır ve resmi değildirler. Yazılarınızı bir kompozisyon gibi yazmayın.

 Ne demiş ustad;

  1. Tasarım pazarlamadır.

Tasarımınız iyi olmalıdır. İnce ayarlar yaparak tasarımınız iyi ayarlamalısınız. Ortalama değil iyi olmalısınız.

Para gelen sayfalara, kayıt olunan sayfalara, trafiği arttıran yola erişimi çok kolay hale getirin.

Fontunuzun büyüklüğü, tipografiniz ve hatta boşluklarınızın bile tasarımın bir parçası olduğunu hep hatırlayın. Bu unsurlara dikkat ederek yazılarınızın kolay okunmasını sağlayın. Blog açmadan önce bunlara iyi karar verin.

  1. Sadece istatistiklere bakmayın, insanların beşeri yönünü önemseyin.

İlk blog yazmaya başladığınızda kaç kişinin blogunuzu ziyaret ettiği ve kaç kişiyi üyeye çevirebildiğinizi önemsersiniz. Okuyucuların insani özelliğini ikinci planda bırakabilirsiniz. Ama şu etkenler daha önemli;

  • Yorum sayısı– bir yorum bırakıldığında cevaplamalı, insanlara yardım etmelisiniz.
  • Eposta sayısı– yorum gibi epostale gelen sorulara da cevap vermeli insanlara yardım etmelisiniz.

Para kazanmaya devam edeceksiniz. Fakat paranızı insanlara yardım ederek kazanacaksınız. Para kazanmak insanlara yardım etmenizin bir yan etkisi olacak. Sadece trafiğe ve dönüşüm oranlarına odaklanmayın, insanları önemseyin.

Ne demiş üstad;

  1. Haberler hakkında blog yazmayın. 

Kendi alanınızda birçok haber sitesi vardır eminim. Haberleri yazarak günlük trafiğinizi arttırabilirsiniz fakat bu kaliteli trafik değildir.

Aboneler kayıtlarından çabuk vazgeçerler. Kalıcı değildir. Sadece gündemi takip ettiğiniz sürece trafiğiniz olur.

Şahsen blog açmadan önce haberlerin trafiğinin çok kaliteli olduğunu düşünürdüm, ama değiller.

  1. Blog açmadan önce bir niş belirleyin. 

Blogunuz sizin uzmanlığınızı da göstermeli. Bir alan belirleyip o alanda uzmanlığınızı göstermelisiniz.

Sitenize girdiklerinde insanlar sitenizin ne hakkında olduğunu kolay anlamalılar. Blog açmadan önce aklınızda bir niş yoksa kesinlikle kafanızda netleştirin.

  1. Büyük bir niş belirleyin. 

Blog açmadan önce belirlediğiniz niş alan sizin uzman olduğunuz bir alan olabilir fakat küçük olabilir. Bu size bir zaman sonra okuyucularınız için içerik üretme hevesinizi alır. O yüzden büyük bir niş belirlemelisiniz.

  1. Blog açmadan önce tutkulu olduğunuz konuya odaklanın. 

Tutkunuz sizi sürekli yazmaya iter. Ve bu kullandığınız dile bile yansır. Okuyucularınız bunu hisseder. Okuyucularınız sizin tutkunuzu hissederse daha sadık hale gelirler ve okuyucu kitleniz büyür.

Blog açmadan önce en tutkulu olduğunuz konuyu belirleyin. Yazarken de bunu yansıtın.

Tutkulu olun.

  1. Kendinizi tüketmeyin. 

İlk başlarda günde bir iki post yazmaya çalışıyor olabilirsiniz. Bu sizi fark etmeden tüketir. Blog yazarlığı işiniz olabilir ama sizi de boğmamalı. Post yazarken eğlenmelisiniz de.

  1. Para kazanın. 

Para kazanmakta bir şey yok. Eğer birilerine faydanız dokunuyorsa ödülünü de almalısınız.

Reklamlar, danışmanlık anlaşmaları gibi para kazanma noktalarını önceden belirleyin ve hazırlanın. Blog açmadan önce blog yazarak para kazanma çabalarının başında ben de çekinmiştim. Ama gereksiz olduğunu gördüm. Kaç saat çaba gösterip içerik hazırlıyorsan karşılığını almalısın.

Ne demiş üstad:

  1. Tasarım basit ve kullanışlı olmalıdır. 

Tasarımınız çok iyi olsun diye çalışıyor olabilirsiniz. Sayfa tasarımı bir miktar önemli olsa da binlerce TL para akıtmanıza gerek yok.

Birçok meşhur bloga baktığınızda göreceksiniz ki efsanevi denecek tasarımlara sahip değiller. Mesela https://www.quicksprout.com/blog/

Basit ve kullanışlı olması yeterlidir.

Örneğin benim blog açmadan önce kafamda renkli hareketli bir websitesi havasında bir görüntü vardı. Fakat tasarımın sadece olması okuyucu açısından daha az yorucu olacaktır.

  1. Her yoruma cevap verin. 

Yorumlara cevap vermemek büyük hatadır. Yorum diyalogu ve sohbeti beraberinde getirir.

Cevapsız kalan yorumlar yüzünden yorum yazan ziyaretçiler ilişkilerini sizinle zayıflatabilirler.

  1. Diğer blog yazarlarıyla iletişim halinde olun.

Blogunuzun popüler olmasını istiyorsanız çevre edinmelisiniz. Diğer blog yazarlarıyla tanışmalısınız.

Blogunuzun popüler olmasının en kolay yollarından biri başka blog yazarlarının sizin blogunuz ve sizin hakkında yazı yazmasıdır.

  1. Blog açmadan önce doğru blog platformunu ve hostingini seçin. 

Blog açmadan önce vereceğiniz önemli kararlardan biridir. Blogspot veya wordpress mi kullanacağınıza karar vermeniz önemli bir süreç.

Sade bir tasarım isterseniz blogspotun çok tema seçeneği yok. Fakat wordpress daha fazla fonksiyon sağlıyor. Çok fazla tema seçeneği bulabilirsiniz.

Kötü bir hosting ise yavaşlık, teknik destek gibi konularda sizi yorabilir. Ben turhost üzerinde wordpress kullanıyorum. WordPressinizi turhostta doğrudan kurabiliyorsunuz.

  1. Hikâyenizi anlatın. 

İnsanların sizi tanımalarına izin verin. Hayat hikâyenizden bahsedin. Blog açmadan önce anlatacağınız hikayeniz kafanızda net olsun.

Şeffaflık iyidir. İyi ve esprili hazırlanmış bir hakkımda sayfası size sıcaklık anlamında çok şey kazandırabilir.

  1. Başarınızdan böbürlenmeyin. 

Başarıları hakkında kim yazmak istemez ki? Ama böbürlenmeyi kimse gözden kaçırmaz. Ve kimse sizin böbürlenmenizi istemez.

Eğer blog dünyasında olmak istiyorsanız mütevazı kalın.

  1. Yol almak için aceleci olmayın.

Google sayfalarında indexlenmek, trafik almak, twitterda takipçi kazanmak, sosyal medya profilleri oluşturmak, adsense hesabının aktif olması bile çok zaman alıyor. Hemen beklemeyin.

Bir saat için istatistikleri 20 kez kontrol etmek işe yaramıyor. Blog açmadan önce hedefleriniz yüksek olabilir ama sonrasında aceleci olmayın.

  1. Google iyi içeriği tanımada güçlü değil.

Google içerikleri indexlemede can sıkıcı olabiliyor. Saatlerce yapılan araştırma sonucu ürettiğiniz içeriği günlerce listesine almazken 10 dakikada yazıldığı belli yazılar ilk sıralarda yer alabiliyor.

Canınız sıkmayın. Blog açmadan önce buna hazırlıklı olun.

  1. Bazen hiç yazmak istemeyeceksiniz, bloğunuzu boş bırakmayın.

Bazen yazar bloğu denilen hiç yazmak istememe noktasına geleceksiniz. Bu size zaman kaybettirebilir.

Bir yazarınız olsun ve sizin blogunuzda yazı yazmaya devam etsin. Blogu boş bırakmayın.

  1. Sürprizler bekleyin

1-2 yıl içinde bile google veya ziyaretçilerden kaynaklı iyi veya kötü birçok sürpriz yaşayabilirsiniz. Uğraştığınız yazılar indekslenmeyebilir, blogunuz hacklenebilir, en iyi bloglar listesine girip çok para kazanabilirsiniz.

  1. Daha fazla yazmak her zaman iyi değildir.

Daha fazla içerik üretmek ortalama trafiğinizi arttırabilir fakat içerik kalitenizi etkileyebilir. İçerik kalitenizi etkileyecek her şeyden sakının.

3 orta kalite içerik üretmek yerine 1 kaliteli içerik üretin. Daha fazla trafik alırsınız.

  1. Sadece içerik oluşturmak yetmez tanıtın, yayın.

Saatlerce uğraştınız içerik oluşturdunuz. Bazen bu içerik haftayı bulabilir. Ve sonunda “YAYINLA”ya bastınız. Kimse okumadı. Köşede bir toz olarak kaldı. Gün yüzüne çıkmadı.

Peki ne yapacaksınız?

Tanıtmanız gerek. Yani sadece içerik oluşturmak yetmez, onu yaymanız tanıtmanız gerek. Hem de hiç vakit kaybetmeden.

  1. Blog açmadan önce ve sonra öğrenmeyi hiç bırakmayın.

Blog yazarlığının ana beslenme kaynağıdır sürekli öğrenmek. Büyümemiz ve gelişmemiz için gereklidir. Her gün ama her gün yeni şeyler öğrenin. Blogunuzu bu şekilde güncel tutabilirsiniz.

*Bonus

Video eğitim önerilerim

Fikret Kozak’tan WordPress İnternet Sitesi Kurmak: Blog, E-Ticaret, Kurumsal (Video eğitim)

  Kod bilmeye gerek yok! WordPress ile istediğiniz türde siteyi nasıl yapacağınızı öğrenin. Takıldığınız yerde bize sorun

Mustafa Coşkun ile Profesyonel Blog Sitesi Kurma ve Blog Yazarlığı ile Kazanç Eğitimi

Sıfırdan Profesyonel Düzeye WordPress Blog Sitesi Açma – Profesonel Blog Yazarlığı Yaparak Kazanç Eğitimi / Web Tasarım
 Udemy’den satın al

 

Sonuç olarak;

Blog yazmak heves ve azim işi. Blog açmadan önce bu hevesi taşımanız çok önemli. Heves edip başladıktan sonra da sabır ve azimle içerik üretmeye devam etmelisiniz.

Sonuç görmek; bıkmadan devam etmeyi gerektirir. Bu süreçte yapılan bir sürü yanlış olacak. Bu yanlışlara herkes düştü ve tecrübe edindi.

Eğer vakit kazanmak istiyorsanız ve “böyle olmuyormuş” diyeceğiniz deneyimlere boşuna girmek istemiyorsanız başkalarının yanlışlarından da öğrenmelisiniz.

Bu yazıda ilerde pişman olunabilecek hataları, blog açmadan önce bilmeniz gerekenleri gördünüz. Bu hataları ve çözüm önerilerini hayatınıza adım adım katın ve sabredin.

Gelişmeyi hiç bırakmayın. İnanılmaz sonuçlar sizi bekliyor.

 Şimdi sıra sizde;

Sizin blog açmadan önce keşke bilseydim dediğiniz şeyler neler?

Siz de yorumlar bölümüne dikkat edilecek bir tüyo ekleyin.

 

Tavsiye yazı: Blok içerik oluşturma makaleleri

Kaynak:

 

Bu yazıyı çevrenle paylaş;
0Shares

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir