İngilizce verb yani yüklemler, ister fiziksel ister zihinsel olsun, eylemleri tanımlayan kelimelerdir.
Cümleye ruhunu verenler fiillerdir.
İngilizce cümle kurulumu şu şekilde;
Özne + yüklem + nesne
Yüklem/fiil cümleye ruhunu veren cümle öğesidir.
Fiile ekler veya yardımcı fiiller ekleyerek zaman kipi ve dilek-şart kipini değiştirebiliriz.
- I play (eksiz)
- I can play (modal)
- I played (tense)
Bunu yaparken özne ile uyumlu olmasını da sağlamalısınız.
İngilizce verb / yüklemler
1- Copular verbs
Copular fiilleri bir durumu ve değişimi anlatan fiillerdir.
En sık kullanılan: be (is, am, are, was, were), appear, seem, look, sound, smell, taste, feel, become, get.
become, get, grow, go, turn, stay, remain, keep gibi copular fiiller olan ya da olmayan değişimi anlatmak için kullanırlar.
- I am becoming happier each day.
- I am getting better at playing quitar.
- I am growing taller as i get older
- The leaves are going brown in the fall.
- The leaves are turning red and yellow in autumn.
Bir şeyin başka bir şeye eşit olduğunu söylemek için copular fiilleri kullanırız.
Özneyi bir isme bağlayabiirsiniz:
- “I am a teacher.”
- I = a teacher.
Özneyi bir sıfata bağlayabilirsiniz:
- “He is ”
- He = happy.
Şimdiki zamanda kullanılan (am, is, are) ve geçmiş zamanda kullanılan (was, were) başlı başına kullanılmayan, ancak birlikte kullanıldığı sözcüğe kesinlik veren bildirme eki veya bildirme koşacı -dir ekidir.
- My mother is a doctor. Annem bir doktor(dur).
Tavsiye yazı: İngilizce Copuar verb / fiiller
2- Bazı fiiller edatla (preposition) birlikte kullanılır.
Bazı fiiller ve sıfatların ardından belirli bir edat gelir. Bazen fiilleri ve sıfatları farklı edatlar takip edebilir ve bu da ifadeye farklı anlamlar verir.
Hangi edatın fiilden veya sıfattan sonra geldiğini bulmak için fiil veya sıfatı Merriam Webster gibi çevrimiçi bir sözlükte arayabilirsiniz.
Yalnızca edat yerine bu ifadeleri ezberlemek en yararlı olanıdır.
- accuse of
- account for
- succeed in
- depend on
Tavsiye yazı: İngilizce verb + preposition kombinasyonları
3- Özne ve fiil uyuşması önemlidir.
Genel olarak, İngilizce Dilbilgisindeki her cümle bir özne ve bir fiil içerir. Bu nedenle fiil, konusu (tekil veya çoğul) ve kişi (birinci, ikinci veya üçüncü) ile uyumlu olmalıdır. İngilizce’deki temel kural, tekil öznelerin tekil fiilleri ve çoğul öznelerin çoğul fiilleri almasıdır.
- Sugar is sweet.
- Students work hard.
- Age and experience brings wisdom to man.
- Several are encouraged to participate in this.
Tavsiye yazı: İngilizce subject+ verb uyumu/ agreement
4- Stative ve Active verbs (fiiller)
Bazı fiiller sadece bir bir durum bildirir ve sabit bir anlamı vardır. Türkçe’de -yor eki ingilizcede -ing tir ve aynı Türkçe’deki gibi fiilin sonuna eklenir. Fakat ingilizcede stative verb dediğimiz durum fiilleri -ing ekini almazlar. Stative verbleri -ing ekiyle kullanmamalısınız.
Örneğin;
RIGHT | WRONG |
I see a T.V. programme. | I am seeing a T.V. programme. |
He does not understand it. | He is not understanding it. |
I know it all along | I am knowing it all along |
She tastes the curry. | She is tasting the curry. |
Stative verbler genelde hareket belirtmeyen duygu, düşünce, his, sahiplik ve görünme anlatan fiiller stative verb kategorisindedir.
List of some common Stative Verbs: | |
Verbs of Senses | hear, see, smell, taste, touch, |
Verbs of Perception | notice, recognize.., |
Verbs of Feelings and Emotions | feel, want, wish, desire, feel, like, dislike, love, hate, hope, |
refuse, prefer, care, respect, please, promise, satisfy, deny, admire…, | |
Verbs of Thinking | think, know, suppose, believe, find, disbelieve, doubt, agree, disagree, consider, trust, remember, forget, know, understand…, |
Verbs of Possession | have, has, had, possess, owe, own, weigh, belong to, contain, need… |
Verbs of Appearing | appear, seem, resemble., |
5- Fiil zaman kipleri (tense)
Fiili şimdiki, geçmiş ve gelecek olarak yardımcı fiillerle çekimleyebiliriz.
İngilizcede üzerine çok konuşulan tense’ler 4 çeşittir.
- Kesin zaman gösteren tek olaylar simple tenseler. (present continuous, simple past, simple future)
- Belli dönemdeki alışkanlıkları gösteren tenseler (simple present, used to)
- Kesişen olayları anlatan tenseler (was going to do, will going to do)
- Kesin zamandan ziyade periyod ve bitmişlik veya etki anlatan tenseler (present perfect, past perfect, future perfect ve bunların continuous halleri)
Neredeyse hepsinin Türkçede karşılığı bulunuyor. Perfect tenselerin karşılığı tam olarak bulunmuyor. Perfect en bilinen anlamıyla mükemmel demek ama dilbilimdeki anlamı ise bitmiş demek. Yani bir olay üzerinden konuşurken o olaya etki eden ama yeni bitmiş olayları perfect tenselerle anlatırız.
Örneğin;
- I will finish my project tomorrow. (Yarın projemi bitiririm)
- I will have finished my project tomorrow. (Yarın projemi bitirmiş olacağım)
Tavsiye yazı: İngilizce tenseler
6- Düzenli ve düzensiz fiiller.
Bir fiile geçmiş zaman eki eklemek istediğinizde fiillerin 99%’una -ed eklersiniz. İlk geçmiş yani simple past için -ed eklersiniz. Present perfect yapmak istediğinizde yine -ed ekleyip başına have eklersiniz.
Simple present | simple past | Present perfect |
You walk | You walked | You have walked |
They fix | They fixed | They have fixed |
I ask | I asked | I have asked |
Fiillerin 99%’unun 2.hali ve 3. hali diye birşeyi yoktur. Sonuna sadece -ed alır. Fakat bazıları bu düzenin dışındadır. Düzensizdir. (Irregular). Yaklaşık 130 tane fiil hem sonuna -ed almaz hem de 2. hali ve 3. hali diye bir şey vardır.
Birkaç örnek vereyim.
Simple present | simple past | Present perfect | |
Hiç değişmeyenler (1-2-3 aynı) | cost | cost | cost |
cut | cut | cut | |
Sondaki -y yerine -id alanlar (2-3 aynı) | pay | paid | paid |
say | said | said | |
Sondaki -t alanlar (2-3 aynı) | deal | dealt | dealt |
mean | meant | meant | |
İçindeki 2 “e” den biri düşenler (2-3 aynı) | bleed | bled | bled |
feed | fed | fed | |
İçindeki 2 “e” den birini düşüp sonuna -t eklenenler (2-3 aynı) | feel | felt | felt |
keep | kept | kept | |
meet | met | met | |
Sondaki -d nin -t ye dönenler (2-3 aynı) | build | built | built |
lend | lent | lent | |
İçindeki “i” harfinin “u”ya döndüğü (2-3 aynı) | spin | spun | spun |
stick | stuck | stuck | |
İçindeki “i” harfinin “a” ve “u”ya döndüğü | begin | began | begun |
drink | drank | drunk | |
İçindeki “i” harfinin 2.de “o” ya döndüğü, 3.de sonuna -en eklenenler | write | wrote | written |
arise | arose | arisen | |
drive | drove | driven | |
ve diğerleri… (Buraya kadarki örnekler 70+ örneği kapsar) |
Tavsiye yazı: İngilizce regular ve irregular fiiller
7- Modals (Istek ve dilek şart kipleri)
Fiile zaman dışında dilek, istek, şart, beceri, izin, tavsiye, zorunluluk, nezaket anlamları katan yardımcı fiiller kulanılıyor. Yardımcı fiilleri: can, could, may, might, will, would, shall, should, ought to, have to, must
Örneğin
- I am going to school -> okula gidiyorum
- I can go to school -> Okula gidebilirim.
Kısa bir örnek tablosunu aşağıda inceleyin
Verb | Use | Example |
be able to | Ability / Capability | I’m able to play tennis twice a week. |
can | Ability / Capability | I can swim. |
could | Ability | I could swim when I was seven. |
had better | Recommendation | You had better tell me the truth. |
have to | Obligation | I had to work hard. |
may | Permission | You may leave the room. |
might | Conditional | If you invite him he might come. |
must | Deduction | He failed the exam. He must be disappointed. |
need | lack of necessity | I need not buy tomatoes. |
Shall | Offer | Shall we pick you up at 7.00? |
should | Advice | You should go to the doctor’s. |
will | commands | You will do what you are told. |
would | Invitation | Would you like to go out sometimes? |
Tavsiye yazı: İngilizce modals (örnek cümleler)
8- Catenative verbs (Ardışık iki fiili beraber kullanma)
Catenative kelimesi, “zincir” anlamına gelen Latince catena’dan gelir. Katenatif fiiller, diğer fiillerle birleşir ve iki veya üç veya daha fazla fiilden oluşan bir zincir oluşturabilir.
Örneğin;
- I want to eat.
- I like eating.
İngilizcede cümle kurmak aslında gayet basit. Temel olarak özne, yüklem ve nesne sırasına göre ilerlediğinizde basit cümleleri rahatlıkla kurabilirsiniz. Ancak çoğu zaman iş, iki fiili arka arkaya kullanmaya geldiğinde karışır. isim-fiillerin (gerund) ve mastarların (infinitive) kıymeti burada ortaya çıkıyor.
Bir katenatif fiili takip eden fiil, aşağıdaki biçimlerden birinde olabilir:
- infinitive (eat, to eat)
- -ing (eating)
- past participle (eaten)
Kullanım çeşitleri aşağıdaki gibi;
to-infinitive | I want to play football |
verb + -ing | I avoid eating after 10 PM. |
Verb + Object + Infinitive (With TO) | Jennifer told us to bring a jacket. |
Verb + Object + Simple Form (Without TO) | I hear say that she retired |
verb + to-infinitive OR -ing | I love to swim in the sea = I love swimming in the sea |
With significant change in meaning | She came to understand the problem [gradual realisation] |
≠ She came swimming in the sea [sporting activity] |
Aynı kelimenin iki kullanımı farklı anlam oluşturabilir
Hatırlatma | Remember to go to the bank after work. |
Anı | I remember going to the beach every summer as a child. |
Tavsiye yazı: İngilizce catenative verbs
9- Fiili infinitive ve gerund ile isimleştirme, sıfatlaştırma
Fiil/yüklem/verb sadece fiil olarak da kullanılabilirken gerund veya infinitive takılarıyla cümlenin içinde fiilden türemiş isim, sıfat, nesne gibi cümle öğelerine çevirebiliriz.
Bir fiilin başına to- eklemek Türkçedeki -mak mastar ekiyle aynı görevi görür.
- to cut : kes-mek
Bir fiilin sonuna -ing eklemek ise birkaç anlama gelebilir ve cümledeki fonksiyonu duruma göre değişebilir.
- cut-t-ing : kesmek, kesiyor
Örneğin barkovizyonlarda bilgisayar bağlantısını aradığında “searching…” çıkar. Anlamı “arıyor” dur.
Bazı firmalar bunu “aramak” olarak çevirebilir. Aslında “arıyor”dur.
Fiile “to-“ ekleyerek infinitive veya “-ing” ekleyerek gerund haline dönüştürürüz. Türkçedeki karşılığı ise şöyle
- gerund: fiilimsi
- infinitive: mastar
Infinitive | Fiilin nesnesi | To confuse others is his hobby. |
Gecişli fiilin nesnesi | I love to play chess. | |
Fiilin tamamlayıcısı | My idea is to go there. | |
Edatın nesnesi | The Chief Guest is about to begin his speech. | |
The Gerund | Verbal Noun | |
İsim olarak kullanım | Brushing your teeth is a regular activity. | |
Drinking water is essential to health. | ||
Adjective | ||
İsmi niteleyen | Barking dogs seldom bite. | |
Özneyi modifiye eden | The lecture is boring. | |
Passive voice | Being seen is more important than being heard. | |
Past participle | Opened windows helped her escape easily. | |
Perfect participle | Having finished her work, she went to meet her friend. | |
Use of ‘Being’ as Gerund | ||
(Being + Adjective) | I avoid being late. | |
(Being + Prepositional Phrase) | He enjoys being in the position of Manager. | |
(Being + Noun) | Do you like being a Principal? | |
Use of ‘Having’ as Gerund | ||
(Subject) | Having a Mercedes car is my dream. | |
(Object of a Preposition) | I dream of having a Mercedes car. | |
(Subject Complement) | My dream is having a Mercedes car. |
10- Fiil çekimi edilgen yapı (passive voice)
Passive voice adı üstünde fiilin pasif yani edilgen olduğu haldir.
- Eylemi yapan kişi/şey önemsiz veya bilinmiyorsa kullanılır.
e.g. Our car was stolen last night.
- Eylemi kimin/neyin yaptığı belli olduğunda kullanılır.
e.g. Cameron was sacked last week.
- Özellikle bir süreci tarif ederken olgusal bilgileri tarif etmek için kullanılır.
e.g. The lasagna is baked in an oven for 35 minutes at 250 degrees Celsius.
- Haberlerde ve talimat vermek için kullanılır.
e.g. Five people were arrested at a nightclub last night.
Aktif bir cümleyi pasife çevirirken gramer olarak aşağıdaki değişiklikler yapılır.
Tense | Active Voice | Passive Voice |
Present Simple | play/plays | am, is, are + played |
Present Continuous | am, is, are + playing | am, is, are + being + played |
Present Perfect | have/has + played | have/has + been + played |
Present Perfect Continuous | have/has + been + playing | No Passive Voice |
Past Simple | played | was, were + played |
Past Continuous | was, were + playing | was, were + being + played |
Past Perfect | had + played | had + been + played |
Past Perfect Continuous | had + been + playing | No Passive Voice |
Future Simple | shall/will + play | shall/will + be + played |
Future Continuous | shall/will + playing | No Passive Voice |
Future Perfect | shall/will + have + been | shall/will + have + been+played |
Future Perfect Continuous | shall/ will + have + been + playing | No Passive Voice |
Aktif bir cümle pasife çevrilirken fiili yapan kişinin isminin başına “by” eklenir.
Active Sentences | Passive Sentences |
He writes an essay | An essay is written by him |
Sheena does the housework | The housework is done by Sheena |
She cares for the rabbit | The rabbit is being cared for by her |
Jacob always plays the guitar | The guitar is always played by Jacob |
He sells book | Books are sold by him |
Tavsiye yazı: İngilizce passive voice
11- Fiil çekimleri: Ettirgen yapı (Causative) (Have something done)
Ettirgen fiil yapısını birine bir şey yaptırdığınızda veya bir nesneye işlem yaptırdığınızda kullanabilirsiniz. Başka biri bizim için bir şey yaparsa, “have something done” gramerini kullanırız. İşi kendimiz yapmıyoruz. Birkaç fiili bu konuda kullanabilirsiniz.
Active cümle | I fixed my car | |
Have | I have my car fixed | (Birine yaptırdığınızda, ücretli veya rica ile) |
I have Jose fix my car | ||
Get | I get my car fixed | (Birine yaptırdığınızda, ücretli veya rica ile, |
have ile get aynı. Get daha informal) | ||
I get mJose fix my car | ||
Let | I let my car fixed | (Birinin yapmasına izin verdiğinizde) |
I let Jose fix my car | ||
Make | I make my car fixed | (Birinin yapmasını sağladığınızda) |
I make Jose fix my car | ||
Help | (Birinin yapmasına yardım ettiğinizde) | |
I help Jose to fix my car |
İngilizce Tense’lere göre Causative forms
Verb tense | have something done |
Present Simple | I have my door painted. |
Present Continuous | I am having my door painted. |
Present Perfect | I have had my door painted. |
Present Perfect Continuous | I have been having my door painted. |
Past Simple | I had my door painted. |
Past Continuous | I was having my door painted. |
Past Perfect | I had had my door painted. |
Past Perfect Continuous | I had been having my door painted. |
Future Simple | I will have my door painted. |
Future Continuous | I will be having my door painted. |
Future Perfect | I will have had my door painted. |
Future Perfect Continuous | I will have been having my door painted. |
Tavsiye yazı: İngilizce causative
Bu yazılar da ilgini çekebilir;
Participle clause (cümlecik) k...
Bu makalede en sık yanlış tela...
Plaza dili dediğin Türkçe gr...
İngilizce öğrenme uygulamaları...

2008’den beri pazarlama dalında çalışıyorum. 2014’ten beri markamuduru.com’da yazıyorum. İnanıyorum ki markalaşma adına ülkemizde inanılmaz bir potansiyel var ve markalaşmak ülkemizi fersah fersah ileri götürecek. Kendini yetiştirmiş marka müdürlerine de bu yüzden çokça ihtiyaç var. Ben de öğrendiklerimi, araştırdıklarımı, bildiklerimi burada paylaşıyorum. Daha fazla bilgi için Hakkımda sayfasını inceleyebilirsiniz.